GARDEN ROUTE GÜNEY AFRİKA SUNUMU

[KamilCerit]

Biraz gecikmeyle de olsa nihayet Güney Afrika seyahatimiz 11-20 Nisan 2013 tarihleri arasında gerçekleşti.
Daha önce bahsettiğim,forumdan birçok kişinin de tanıdığı yada bildiği Sarper'le birlikte bu turu yaptık.
Tur liderimiz Sarper ve benimle beraber 6 sürücü toplam 7 motorsikletten oluşan bir turdu.
11 Nisan sabahı 00.55'te İstanbul-Johannesburg-Cape Town uçağıyla gezimize başlamış olduk.
Ortalama 9.5 saatte Johannesburg'a indik.Uçakta 1 saat gibi yolcu indirme ve yakıt ikmali için bekleyip,
2 saat civarı bir zamanda Cape Town'a uçtuk.Yerel saatle 14.00 gibi Cape Town'a indik.(normalde saat farkı yok,onlar yaz saati uygulamasına geçmedikleri için saatler 1 saat geri)
Sarper(kendisi orada yaşıyor) havaalanında bizi karşıladı.Araçla 1 saatlik şehir turu yapıp otele yerleştik.
Kısaca Güney Afrika Cumhuriyeti ile ilgili bilgiler paylaşacağım:
Nüfus:50 milyon(%80 Siyah,%10 Melez,%10 Beyaz ırk)
Yüzölçümü:1,2 milyon km2(Ortalama Türkiye'nin yarım misli büyük)
Yaygın diller:İngilizce,Afrikaanca(Dutch-İngilizce ve 7 Afrika dilinin karışımı bir dil)
Para birimi:Rand(1 Rand=0.20 TL)
Gelelim Cape Town'a;şehir Afrika'nın güneybatı ucunda 5,5 milyon nüfuslu bir okyanus kenti.
Masa Dağı'nın eteklerine kurulmuş batı ülkelerini aratmayan düzenli,şık bir şehir.
Masa Dağı(Table Mountain)ismini masaya benzemesinde almış ve şehrin yüzü olmuş,heryerden görebiliyorsunuz.

[KamilCerit]

Otelde duşumuzu alıp giyindikten sonra 5 dk.yürüme mesafesindeki Cape Town'un populer yeri Water Front'a gittik.
Burada güzel restorantlar,barlar ve bir alışveriş merkezi var.Sokakta Afrika müziği yapan ve dans eden yerliler var.

[KamilCerit]

Cape Town'da yaşayan Müslümanların mahallesi Bo-Kaap çok renkli bir yer.

Uzun ve uykusuz bir yolculuğun ardından erken yatmayı tercih ettik,sabah tekerler dönecekti.

[KamilCerit]

12.4.2013 sabahı güzel bir kahvaltıdan sonra 08.00 gibi motorlarımızı almak için otelin yakınıdaki garaja gittik.
Tüm motorlar hazır bizi bekliyordu.Artık bir an önce yola çıkmak istiyorduk.Herkesin yüzü gülüyordu.

Motoru çalıştırmadan km.sayacının fotoğrafı çektim.Net kaç km.yapacağımızı seyahatin sonunda görücez.

[KamilCerit]

09.00'da tekerler döndü.Masa Dağı'nı arkamızda bırakarak okyanusu sağımıza alıp güneye doğru gaz açtık.
Keyifli ve güzel manzaralı bir rotaydı.Chapman's Peak Drive üzerinden Hout Bay'e vardık.



Muhteşem manzara tatlı virajlar.Yolculuğun ilk saatlerin için bundan güzel ne olabilir...

[Özer Erkuş]

İlerde belki ama çok güzel...

[KamilCerit]

Chapman's Peak Drive'ı takip ederek Table Mountain National Park'a giriş yaptık.
Kısa bir sürüşten sonra Cape Point'e ulaştık.Burası Kıtanın güney batı ucu.Bunun dışında Babunlarıyla ünlü.
Babunlar 6cm. dişleri olan tehlikeli hayvanlar.Turisterinlerin elinden çantalarını yiyeceklerini çalıyorlar hatta açık cam bulduklarında araçların içine de giriyorlar.
Elinde değnekle babunları kovan görevliler bile var.







Motorları parkedip raylı teleferiğe binip tepedeki fenere çıktık.Buradan Ümit Burnu muheteşem gözüküyor.Öğrenciyken okul kitaplarından öğrendiğimiz Ümit Burnu'nu tepeden görmek heyecan verici.






Ümit Burnu(Cape Of Good Hope)

Bu sefer tepeden gördüğümüz Ümit Burnu'nun yanına gitmek için tekrar motorlara bindik.



Genelde bu nokta Afrika kıtasının güney ucu diye bilinse de aslında en güneybatı ucu.

[KamilCerit]

Tekrar yola koyuluyoruz.Rotamızda Boulder's Beach var.Afrika Penguenlerinin sahili.
Yolda devekuşu çiftliğine uğruyoruz.



Devekuşlarına yem veriyorum.Bu seyahatte birkaç kez devekuşu eti yedik.Söylemeden önüme koysalar dana eti derdim hatta daha bile lezzetli olduğunu söyleyebilirim.
Birçok restorantın menüsünde var ve sıfır kolestrol sağlıklı bir kırmızı et.

[KamilCerit]

Çiftlikten ayrılıyoruz.Bu kez yolda doğa da yaşayan devekuşları bize eşlik ediyor.Yaklaşık 80km.hızla ilerlerken 10-15 tane devekuşu yol kenarından bizimle yarışıyorlar.O kadar hızlı koşuyorlar ki nerdeyse bizi geçecekler.
Bir ara bir tanesi yola atlıyor ve arkadaşımızın üstüne doğru geliyor.Direksiyonu yol kenarına kırıp ufak bir tehlike atlatıyor.
Nihayet Boulder's Beach'e varıyoruz.Bu sahilde Afrika Penguenleri yaşıyor.Ahşap iskelerdeki yürüyüş parkurundan yürüyerek penguenlerin doğal yaşamlarını çok yakından izliyebiliyorsunuz.





Bugünkü ortalama 200km.lik parkurumuzu tamamlayıp Cape Town'a geri dönüyoruz.Erken yatıyoruz sabah yola erken çıkacağız.

[KamilCerit]

13.4.2013
05.30'da tekerler dönüyor.Hava soğuk ve karanlık 100km.lik bir sürüşten sonra benzincide durup rüzgarı biraz daha kesmesi için yağmurluklarımızı giyiyoruz.



Bu arada benzin fiyatları Türkiye'ye göre bayağı ucuz ,lt.si 2,60 tl.ye geliyor.(Türkiye de 4,70 tl)
Bir tepeyi tırmandığımızda aşağıdaki sis tabakasının manzarası muhteşem ama siste sürüş malum biraz sıkıntılı oluyor,biraz hız kesiyoruz.
200 km.lik yolu ortalama 2.5 saatte katediyoruz.Gansbaai'ye varıyoruz.
Saat 09.00'da büyük beyaz köpekbalığına kafesli dalış yapacağız.



Brian Mcfarlane bu işte ün salmış.Birçok belgeseli çekerken de kendisinin kapısını çalıyorlar.
Tekneye binmeden ofiste bir kahvaltı yapıyoruz ardından Brian köpekbalıklarıyla ilgili yarım saatlik brifing veriyor.
Ardından tekneye biniyoruz.Okyanus kabarık,tekne güçlü(800bg.)dalgaların üstünde zıplıyor.20dk.lık yolculuk sonrası demir atıyoruz.
Köpekbalıklarının en sevdiği yiyecek fog balığı;denize fog balığı yağı döküyorlar kokusuna gelsin diye!
Uzun bir halatın ucuna yarısı kesilmiş iri bir balık bağlı ayrıca plastikten fog balığı maketini sürekli tekneden atarak çekiyorlar.
Köpekbalığı kokuyu alıyor denizin dibinden maketin gölgesini canlı sanarak geliyor.
10 dk.lık beklemenin ardından ilk köpekbalığı geldi.Denizde hiç bu kadar büyük ve iri bir canlı görmemiştim.Brian yaklaşık 4.50 mt olduğunu söyledi.
Tek bir hareketle yem kapıp kayboluyor.
Teknede 30 kişi var.Sırayla wet suit giyerek kafese 6-8 kişi arasında insan giriyor.
Kafeste istediğin kalar kalabiliyorsun.Tatmin olduğunda çıkıyorsun.





http://www.dailymotion.com/video/xzw...s#.UZNf78o254g

Sıra bana geliyor.Wet suiti giymek biraz eziyetli,ekip yardımcı oluyor.Kafes açılıyor,içine giriyorum.Wet suit olmasına rağmen su ciddi soğuk geliyor.Özellikle eller ve ayaklar bir süre sonra üşüyor.Köpekbalığı gelince sesleniyorlar,suyun altına dalıyorsun.Yemleri de özellikle kafese doğru çekiyorlar ki köpekbalığı kafesin dibine kadar gelsin diye...
Yaklaşık 20 dk.suda kaldım 3-4 kez geldi.Bir tanesi 30 cm.dibimden geçti.Sanki gözgöze geldim.Büyük ve iriydi.Bizler kafesin içindeki maymunlar gibiydik.Tüm asaletiyle bizlere gülüyor gibiydi.