-
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...84084467_o.jpg
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...82201941_o.jpg
https://fbcdn-sphotos-h-a.akamaihd.n...02199834_o.jpg
Dönerken aynı yoldan dönmeyim, hem de kendi köyüme de uğrayım diye rotamı değiştirdim. Çok uzun zamandır gitmediğimden giderken yolda köylülerden tarif aldım. Bir yol gösterip bu yol gider deyince daldım yola. Aman yarabbim yol değil resmen tarla. Zaten baya bir gidince buranın orman yolu olduğunu öğreniyorum ama geri de dönemiyorum, öyle böyle derken yaklaşık 20 km. bu yolda gidiyorum. Ama 20 km. tam iki saatte alıyorum. Nihayet çocukluğumuzda her yaz geldiğimiz dedemn köyüne biraz geçte olsa giriyorum. Daha girer girmez 25 sene önce aldığım kokunun aynısı burnuma gelince bütün yorgunluğum bitiyor.
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...17634365_o.jpg
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...38489603_o.jpg
O armut ağacının kokusu, yaprakların hışırtısı, akan derenin sesi, az da olsa tezek kokusu beni benden alıyor, 25 sene önceki çocuğu sanki içimde hissediyorum. Bizim ne hale geldiğimizi, asıl bizim yaşamımızın kötü olduğunu bir kere daha hissediyorum. Damarlarımda akan kanın dolaştığını ble hissedebiliyorsunuz burada.
Çocukluğumda her yaz geldiğimiz dedemin evi. Dedem hayatta olmadığından kimse yaşamıyor ama yıllara inat hala çökmemiş.
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...12192990_o.jpg
-
https://fbcdn-sphotos-d-a.akamaihd.n...70900033_o.jpg
Burada hayatta olan ve bahçeye fındık toplamaya gitmemiş birkaç yaşlı köylülerle muhabbet edip artık şehir merkezine dönüyorum. Geceyi burada bir akrabamda kalıp, sabah erkenden kahvaltı için, daha önce internette görüp birgün mutlaka gidip şurda kahvaltı yapacağım dediğim, Bulancaka yaklaşık 50 Km. uzaklıkta olan Giresun / Dereli Duroğlu Beldesinde de ki Kök Evine kahvaltıya gidiyorum.
https://scontent-cdg2-1.xx.fbcdn.net...6e&oe=570187DF
https://fbcdn-sphotos-d-a.akamaihd.n...94be098b2da9b5
https://scontent-cdg2-1.xx.fbcdn.net...f4&oe=5744AEF0
Burası hakkında özellikle bilgi vermek istiyorum. Burası Giresun merkeze yarım saat uzaklıkta her doğaseverin mutlaka ama mutlaka uğraması gereken bir yer. Sahibi Ergun abiyle yaklaşık iki saate yakın muhabbet ettik. Tamamen doğa aşığı bir işletmeci. Çok entellektül ve muhabbetiyle ağzımı açık bırakan bir şahsiyet. Ergun abinin hikayesi de çok ilginç;
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...10841766_o.jpg
15-20 sene önce Giresundan Almanyaya göç ediyor ve bir süre sonra nazi olayları çıkıyor ve olaylar esnasında Ergun abiye de zarar veriyorlar. Ergun abi de insanlara kızıp terk ediyor Almanya yı (Hikaye uzun ama ben özetledim) Gelip Giresunda bir nalburiye dükkanı açıyor. Bir şekilde insanlar iyi niyetini suistimal edip dolandırıyorlar. Ergun abi bütün malvarlığını satıp borçların ödüyor ve insanlardan uzak kimsenin gelip geçmediği bu yere geliyor. Yaklaşık beş sene hiç elektrik, on sene de televizyon olmadan derme çatma bir binada yaşıyor. Yerli halk buna Robinson adını takıyor (Buna da çok kızıyor)Burada tabiattan topladığı ağaç köklerinden heykelcikler yapıyor. İnsanlar yanına gidip gelirken bu köklerden dolayı Kök Evi olarak kalıyor. Zamanla orasını ufaktan ufaktan tesis haline getiriyor.
https://scontent-cdg2-1.xx.fbcdn.net...81&oe=5711645B
https://scontent-cdg2-1.xx.fbcdn.net...dc&oe=5703D5DF
Ergun abi paraya önem vermeyen çok farklı düşünen bir adam. Öyle herkesi kabul etmiyor. Tur otobüslerini ve aşırı gurupları direk geri çeviriyor. Bana sadece doğa için gelsinler başımın üstünde yeri var diyor. Tesisi kafasına göre açıp kafasına göre kapatıyor. Görünen her şeyde el emeği var. Masalar, pecetelikler, banklar, hamaklar, voleybol sahası, köprüler
hepsini kendi yapmış. Doğa severler için oraya bir tane çadır kurmuş isteyen gelip burada ücretsiz olarak konaklayabiliyor. Buna biz motosikletçiler de dahil. Eğer karadenize gidecekseniz mutlaka uğrayın derim.
https://www.youtube.com/watch?v=svAoH3SpG2g
[IMG]http://3.bp.blogspot.com/-FnPYdsy6fa4/Tj2zRkopl9I/AAAAAAAAAPw/3USCZcA8Spg/s1600/uk_KokEv004.jpg[/IMG
-
https://scontent-cdg2-1.xx.fbcdn.net...39&oe=570EE35A
https://scontent-cdg2-1.xx.fbcdn.net...a8&oe=573E5182
Maps : https://www.google.com/maps/dir//40.7869204,38.4079361/@40.7872991,38.4074707,550m/data=!3m1!1e3
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...47639502_o.jpg
https://fbcdn-sphotos-h-a.akamaihd.n...50733613_o.jpg
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...45474368_o.jpg
https://fbcdn-sphotos-a-a.akamaihd.n...51558686_o.jpg
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...21692479_o.jpg
Bu güzel mekanı da anılarda bırakıp düştüm yollara. Dereli'den 50-60 Km. sonra Tirebolu'da mola vereyim dedim. Daha önceden çaylarının doğallığı ve tazeliği ile ünlü Tirebolu 42 de mola verdim. Buranın özelliği de, çay bahçelerinin denizi görmesi nedeniyle çayların daha güzel olduğuna inanılıyor. Dünyada (yalan olmasın) sadece Giresun/Tirebolu da olduğu fabrika çalışanın tarafından söylendi.
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...21&oe=573F6A82
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...57&oe=57044B22
-
Çayımızı içip muhabbetimizi de yaptıktan sonra günlük hedefimiz olan Uzungöl'e doğru sürmeye başladım. Of'a geldiğimde yağmur yavaş yavaş atıştırmaya başladı. Bulutlara baktım Çaykara tarafı açık gözüküyordu. Ben gidiyorum yağmur beni takip ediyor, uzun bir süre böyle devam ettikten sonra, çok fazla ıslanmadan nihayet Uzungöl'e geldik.
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...77&oe=57421E65
Gölün etrafında motorla bir tur attıktan sonra, havada kararmaya başladığından çadır için yer aramaya başladım. Bu benim Uzungöl'e ilk gelişimdi ve çadır kurulacak pek alan bilmiyordum. Tura başlamadan önce yaptığım araştırmalarda gördüğüm hep dağın başında Uzungöl manzaralı çadır kuranları görmüştüm. Tam lokasyonu bilmediğimden kafamdan yer aramaya başladım.
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...2d&oe=5747608A
Epey bir tepeye tırmandım, dağın zirvesine geldim ve oranın ıssız orman olduğunu görünce biraz tırsıp geri dönmeye başladım. Dönerken eski bir kuruluğun cafe haline getirilmiş, isminin Galo Omad olduğunu öğrendiğim bir yer gördüm. Bir kaç çay içip orada çalışanlarla samimiyet kurdum. Onlarda bize bu gecelik kafenin bahçesine çadır kurabileceğimiz söylediler. Kendilerine karadeniz usulü kuymak yapmışlar, bizi de davet ettiler. Tabii ki böyle bir teklife hayır diyemediğimizden daldık kuymağa :)
Çadır manzaramız:
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...51&oe=57393F10
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...c0&oe=574039A8
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...32&oe=570A158F
Moskovanın Şifresi Temel'in çekimleri de burada yapıldığını öğreniyoruz.
http://www.galoomad.com/wp-content/u...08/slide21.jpg
Sitesi : http://www.galoomad.com/
Hayatımda hiç bu kadar güzel uyuduğumu hatırlamıyorum desem yalan olmaz herhalde. Sabah gözümü açtığımda çadırdan çıkmadan yattığım yerden Uzungöl'ü tüm doğallığı ile görmek hayatımın en güzel anlarından biriydi. Benden bir tavsiye; eğer Uzungöl'e gitmek istiyorsanız, gidin çevresinde bir tur atın ve çıkabildiğiniz en yüksek noktaya çıkıp manzaranın keyfine varın. Zaten her yer turist dolmuş, her yerde farklı diller konuşuluyor. Merkezinin normal bir meydandan farkı kalmamış. Ama yüksekler bir harika....
Buradan asıl niyetim Soğanlı geçidine gitmekti fakat, hem motorun yükü hem de artçıyla beraber işkence olacağını düşündüğümden rotayı, hep merak ettiğim Ağaran Şelalesine çevirdim. Rize'nin Çayeli ilçesinde bulunan; gördüğüm en güzel şelalelerden biri olan bu şelale, gerçekten gidip görmeyi gerektiren bir yer.
-
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...db&oe=573AB5D1
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...12&oe=57422814
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...4e&oe=573BE481
Gerçekten dokusu bozulmayan ender doğal güzelliklerden bir yer. Şelalenin zirvesine, yan tarafından küçük bir patika yoldan düşe kalka 20-25 dakikada çıkıp, yukarıda bulunan doğal oyuklar havuz gibi olmuş. Girip rahat rahat serinleyebilirsiniz.
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...96&oe=573B2FCD
Burada, Konya'dan kalkıp otostopla Karadeniz'i gezen bir gezginle tanışıp, epey muhabbet ettik. Manzaraya karşı çayımızı içtik.
[IMG] https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...97375616_o.jpg [/IMG]
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...66282974_o.jpg
-
Burada da epey vakit geçirip vakitte geçince bu güzellikten ayrılık zamanı da geldi. Buradan çıkıp Rize'nin güneyinde, Fırtına Vadisinden geçip, Rakımı 750 metre olan, Fatih Sultan Mehmet Han zamanında ileri karakol ve gözetleme yeri olarak kullanılan Zil Kaleye geçiyoruz.
Fırtına Vadisinden bir kaç kare (Laz Vayvır'a dikkat :) )
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...59251431_o.jpg
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...89799220_o.jpg
https://fbcdn-sphotos-b-a.akamaihd.n...06463604_o.jpg
https://fbcdn-sphotos-d-a.akamaihd.n...73694807_o.jpg
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...14289418_o.jpg
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...86059183_o.jpg
https://fbcdn-sphotos-b-a.akamaihd.n...209f0f81080a85
Manzara harika, 40-50km. içinde bir yapının olmadığı harika yollardan geçerek geliyoruz buraya. Kale olarak da kullanılan bu yapı günümüzde restorasyon görmüş ama aslından çok şey kaybetmiş. İçerisinde kaale alınacak çok şey olmasa da, manzara için mutlaka gidilmesi gereken bir yer. Giriş için Müzekart geçmiyor. Yanlış hatırlamıyorsam 3-4 TL gibi bir ücreti vardı.
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...0a&oe=570BD67F
https://fbcdn-sphotos-f-a.akamaihd.n...f957c56b5fba3b
-
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...31958883_o.jpg
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...04640034_o.jpg
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...64143120_o.jpg
Burada da güzel vakit geçirip asıl çadır kurup, geceyi geçirmeyi planladığımız Ayder Yaylasına geçmek için yola düşüyorum. Yolda giderken acıkıp, "şurada mı yiyelim, burada mı yiyelim" derken Fırtına Deresi kenarında düz bir çimenlik lan görüp o tarafa doğru gidonu çeviriyorum. Yaklaştığımızda bir ailenin orada olduğunu görüyoruz. Hemen motordan semaveri, mangalı çıkarıp bizde dere kenarına gidiyoruz.
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...a1&oe=57473760
Biz malzemeleri hazırlarken orada bulunan ailenin Suudi bir aile olduğunu anlıyoruz. Ailenin Reisi olan Halid abi ile muhabbet etmeye başlıyoruz. Halid abi Suudi Arabistan'da mühendismiş ve ailesi, oğulları ve gelinleriyle Karadeniz'e tatil'e gelmiş. Kadınlar bizden 50 metre ileride kendileri ayrı eğleniyorlar. Bize kendi çaylarından ikram ettiler, çay çok farklı bir çaydı. Demi, şekeri, suyu aynı demlikte olan ayçiçeği yağı renginde bir çaydı.
Biz kendimize mangal yaparken Halid abi elinde bir tabak pilavla çıkageldi. Bu pilavın kendi yörelerine ait Roj Pilavı olduğunu mutlaka yememizi söyledi. Biz de hemen çalakaşık afiyetle indirdik.
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...21&oe=570AAA32
Pilav gerçekten harika olmuş, içindeki etlerle, bir aile bir ay doyardı herhalde :)
https://fbcdn-sphotos-a-a.akamaihd.n...f137eaf21b9e89
Halid abi böyle gelince, bende "Halid abi çay öyle yapılmaz böyle yapılır" diyerekten onlara semaverde tavşan kanı çayı hazırladım. İlkten çok komiklerine gitti, semaveri evirip çevirdiler çok hoşlarına gitti :) Ben Erzurum usuülü kırtlama çay içtiğimden onlara da öğrettim. Normalde ben bir küp şekerle üç dört bardak çay içerken, onlar bir bardakla 4-5 şeker yediler :)
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...c4&oe=570130E3
-
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...2a&oe=5747C041
Burada da güzel bir şekilde eğlenerek, güzel anılarla yavaş yavaş toparlanıp Ayder Yaylasına doğru sürdüm. Yaklaşık 45 dakika sonra Ayder'e ulaştık. Hemen çadır yeri arayıp güzel bir tepeciğe çadırımızı kurduk.
https://fbcdn-sphotos-f-a.akamaihd.n...ba90450f88fb6a
https://fbcdn-sphotos-h-a.akamaihd.n...842a54c9ec3aba
Bir süre sonra Ağaran Şelalesinde tanıştığımız, gezginle de tekrar burada karşılaştık. Beraber çıkıp biraz keşif yapıp odun topladık.
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...42&oe=56FBF190
https://fbcdn-sphotos-h-a.akamaihd.n...43cb85eb56a03c
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...8a&oe=57024E33
Böyle yerde uyunulmaz mı? Şu güzelliğe bakın,böyle bir yere getirdiği için, insan motoruna bir daha aşık oluyor.
https://fbcdn-sphotos-h-a.akamaihd.n...107f36be8ff87c
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...26183044_o.jpg
https://fbcdn-sphotos-g-a.akamaihd.n...87286418_o.jpg
Burada da bir kadın grubu, kocalarına resti çekmiş ve kocaları evde bırakarak karadeniz turuna çıkmışlar, oturmuşlar manzaralı bir sırta, bağıra bağıra lazca türküler söyleyip duruyorlar. Bizde hemen yanlarına çömüp biraz sallayarak biraz nakarata eşlik ederek başladık bizde eşlik etmeye :)
-
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...66557429_o.jpg
Yine hayatımın en güzel uykularından birini daha uyuyarak, güne bomba gibi uyandım. Geceden tanıştığımız yeni gezgin arkadaşlarla, semaverimiz yaktık. Biri zeytin getirdi, biri peynir, biri ekmek getirerek sabah kahvaltımızı yaptık. Yine yediğim en güzel kahvaltılardan biri oldu.
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...41520627_o.jpg
Yemekten sonra, yolcu yolunda gerek veciz sözüne uyarak, dönüşe geçtik. Yolda giderken Fırtına Vadisinde "Kaz Uçar da Laz Uçamaz mı?" Yazan tabelayı görünce "Hakikaten uçabilir mi acaba?" diyerekten, çelik ilmeği üzerime geçirdim.
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...3b&oe=57081D75
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...9f&oe=570825D3
Baktım hakikaten de uçuyormuş.:) Çok harika eğlendim. Fırtına Vadisinin üzerinde bir o yana bir bu yana zipline keyfi yaptım.
https://fbcdn-sphotos-g-a.akamaihd.n...94243049_o.jpg
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...93540032_o.jpg
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...55357996_o.jpg
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...36612219_o.jpg
Fırtına deresinin dibinden dibinden Sahile kadar geldim. Oradan da Artvin/Hopa'ya kadar sürdüm. Kazım Koyuncu'nun mezarına gideyim dedim ama, yol için esnafa sorduğumda, "yolun sel nedeniyle kapalı" olduğunu söyleyince oraya da gidemedik. Sabah kalkar kalkmaz Karagöl'e çıkayım diyerekten vurdum kendimi yine yollara.
https://scontent-frt3-1.xx.fbcdn.net...65902750_o.jpg
-
Borçka Merkez'de depoyu fulleyip, dağ yollarına sarmaya başlayınca bende yine bir neşe başladı. Çıkarken bir alabalık çiftliğinden biraz balık aldım. Yaklaşık 70 km. gittikten sonra nihayet hep resimlerde gördüğüm Karagöl'e nihayet geldim.
https://fbcdn-sphotos-e-a.akamaihd.n...9b567e249cafd1
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...99&oe=5738573A
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...a2&oe=573A4600
Giriş ücretliymiş. Milli Park olarak ilk defa buraya para verdim. Normalde motosikletlerden almıyorlardı ama burada biraz atar yaptım ama yemedi ormancı :) Buraya çıkarken ekmeği fırından sıcak alırım diye fırın ararken, fırın bulamadım ekmeksiz ekmeksiz geldik buralara :) Oraya gelen piknikçilerden istediğim, sağolsunlar fazlasıyla verdiler.
Burası gerçekten de doğa harikası bir yer. Çıkması biraz zahmetli ama mutlaka değiyor.
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...aa&oe=574A1CD8
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...23&oe=57447407
Balığımızı pişirip, çayımızı içip biraz da dinlendikten sonra, Maçahel'e (Camili) çıkmak üzere hazırlandık. Maçahel Türkiye - Gürcistan sınırı olan küçük bir köy. Hep gitmek istemiştim, gidermiyim? giderim dedim bastım gaza çıktım yola.
https://scontent-ams2-1.xx.fbcdn.net...f3&oe=56FFAB42
Borçka üzerinden 90 km. olan Maçahel'e gitmek için yaklaşık 30-40 km. yukarı tımanıp, 25-30 km.de dik inişi olan bir yol. Motor ağır, arkaka artçı var, yollar çok keskin virajlı, frene abana abana hidrolikler kaynamaya başladı. Tam dik bir inişteyken bir baktım fren yok :) hemen vites küçültüp yolun kenarındaki ilk düzlüğe kendimi zor attım. Disklerin ve hidroliklerin soğuması için yarım saat orada bekledim.