Konumunuzu neye göre belirlersiniz?

[Arif Oral Unal]

Uğur ustam eline sağlık ben eğitim henüz almadım ancak öneminin farkındayım, yaza doğru alacam.
Ersan Hocam'a da bu yaklaşımı için de teşekkür etmek boynumuzun borcudur.

[alperiynem]

Konumda trafikle ilgili unsurları ve zemin ile ilgili unsurları dikkate alırım.
Görüşün açık olduğu düz bir yolda standart sol teker izi veya biraz daha şeritin orta kısmında giderim. Önümde araç varsa geçemeyeceksem aracın geri görüş alanında kalmaya çalışırım. Sağa dönüş varsa aracın önünü görmek için uygun mesafe bırakarak sağa kayarım. Işıklarda araya giremeyeceksem kaporta hizasına dikkat ederim. Sağ sol virajlarda görüşü arttıran tarafta kalırım, güvenlik balonuna dikkat ederim...
Tüm bunları reflex olarak yaparken hava ve zemin koşullarını düşünerek sürüş planıma dahil ederim. Gerekli durumlarda sürüş rotamı revize ederim. Standart çizgilerimde sıkıntı varsa daha düşük hızda alternatif hattı izlerim.

[tergin]

Merhaba;

Yolda konumlamamı her zaman onumu gorebilmek ve hamle yapmam gerektiginde zamanı kullanabilmek icin bulundugum seridin sol teker izi veya sol seridine 1-2 karis mesafeyle kullanirim. 1 senedir motor kullaniyorum, kullanmaya ilk basladigim zamanlarda dikiz aynalarimi kontrol ederken en buyuk sıkıntım omuzlarimdan geriyi tam olarak goremememdi. Tam arkamı goremiyordum. Aynalarimin sag taraftakini bulundugum seridin biraz ucunu ve tam sag 2 serit kaplayacak sekilde ayarlarim. Sol aynamda tam geriyi ve yanimdaki 1 seridi gorebilecek gibi ayarliydi. Bu sekilde kullanimdan rahatsiz oldugum icin sonunda ayna yukseltme aparati taktirdim.

Bu sayede artik omuzlarimdan sadece 0.5 santim goruyorum, onu da ozellikle ayarladim ki arkadan gelenin mesafesini hesaplayayim diye. Cunku ne kadar onunuze konsantre olsaniz da TEM gibi otoban yollarda en buyuk tehlike arkanizdan makas atarak gelen bir arac olabiliyor. Boyle bir arac tespit ettigimde hizimi sabit tutup konumumu asla degistirmiyorum, cunku bu hesapla gelen kisinin, sizi uzaktan fark edip ona gore makasini hesaplamasi durumu var, bircok kez bunu yasadim. Paniklemek hastaneye davetiye oluyor bu gibi durumlarda. Ara ara da sadece fren isiklarimi yakmak icin manete switche degecek kadar 4-5 kez dokunuyorum.

Yoldaki konumum havanin ruzgarli ve yagisli olmasi durumunda biraz daha seridin icerisindedir. Ruzgarin beklenmedik savurmalarinda istemsiz serit ihlali yapmamak icin daha iceride duruyorum, ama hicbir zaman seridin tam ortasindan saga dogru gecmiyorum.

Hava sartlarina gore 2 saniye takip mesafesine uymaya calisiyorum, ancak buna ben ne kadar uymaya calissam da bizim ulkemizde sizin takip mesafeniz, baskasinin aracini sokabilecegi alan olarak goruldugunden, takip mesafeme girebilecek bir arac olabilecegini her zaman hesaba katiyorum ve ona gore hizimi gozumle yol durumuna gore ayarliyorum.

Otobanda katilim giris ve cikislarinin oldugu yerlere yaklastigimda mutlaka orta seride geciyorum, en sagdaki katilima yakin olan seritte kalmiyorum. Katilimdan gelen veya cikacak olan aracin onume gecmesi durumunu yasamamak icin boyle konumlaniyorum. Bu sebeple mecburen diger arac katilimdan geliyorsa bulundugu seritte hizlanip onume geciyor veya cikis yapacaksa mecburen yavaslayip arkamdan katilima cıkıyor.

Her zaman ufuktaki son noktaya bakmaya calisirim, gorusumu dusurmeden kullanmaya calisiyorum. Belli araliklarla yoldaki fiziksel durumu 1-2 saniyeyi gecmeyecek sekilde tararim, cukur, camur, islaklik vs var mi diye.

Bu dusuncelerim 1 senenin sonunda motora oturdugumda artik refleks olmaya basladi, her yolculugumu mutlaka kaskimdaki kamerayla kayit altina alirim. Yolda basima biraey gelmese de hafta sonu 1-2 saatimi bunlari izlemeye ve varsa eksik yanlis yaptigim seyler onlar gormege calisirim.

[Ersan ÖZYURT]

arkadaşlar,aman ersan hocamı, özellikle yeni başlayanlar dikkatli takip etsin.bu sürüş güvenlik konusu çok önemli ben 1985 den bu yana motosiklet kullanıyorum.özellikle 90 lı yıllarda kask ehliyet güvenli sürüş panik fren hiç birini bilmiyordum.her yanlışımda hatamı zeminle sarmaş dolaş olarak öğreniyordum.sanırım şanslıyım hiç bir yerimi kırmadım,ama bir çok pantalon mont vs yi asfaltta bıraktım.motorlarımın başına gelenleri zaten sormayın.
aman diyorum bu başlıklara dikkat.benim emsallerim alaylı tabir edilen tecrübe ile düşe kalka öğrenenler sizler okullu olanlardan olun burada yazılanları yabana atıp sevdiklerinizi de kendinizide bizleride üzmeyin.her tecrübeli binicide bunları öğretemez buda önemli bir beceridir.kısacası hocalık yapmakta ayrı bir zanaattır bence,ben hocalığı asla beceremem.ersan hocama teşekkür ediyorum bu başlıklara yazacak, katkıda bulunacak bir şeyler bulamadığım içinde özür diliyorum.
saygılar.

Uğur ustam eline sağlık ben eğitim henüz almadım ancak öneminin farkındayım, yaza doğru alacam.
Ersan Hocam'a da bu yaklaşımı için de teşekkür etmek boynumuzun borcudur.

Uğur Ustam,

Uyarıların için çok teşekkür ediyorum. Gerçekten büyük bir açık yüreklilikle yazmışsın. Alçakgönüllüğünün takdir edilmesi gereken bir yanın olduğunu hep söylemişimdir. Eminim ki senin de bize öğreteceğin çok şey var. Asfalt ile birlikte öğrendiğin, bedeli çok büyük olan tecrübelerinden faydalanmayı çok isteriz. Lütfen sen de bildiklerini yaz.

Yeri gelmişken bir kez daha belirtmekte fayda görüyorum. Yeni katlan arkadaşlar belki bilmiyorlardır. Ben eğitmen değilim. Herhangi bir eğitmenlik sertifikam olmadığı gibi iddiam da yok. Sağolsun sevgili arkadaşlarım, beni "gönüllerin hocası" olarak atadılar. Ben de bu güvene layık olmaya çalışıyorum. Uzun zaman önce bu başlıkları hangi amaçla açtığımı anlatan bir yazı yazmıştım. Bulayım yine paylaşayım.

Konuyu kapatırken bununla ilgili bir final cümlemiz mutlaka olacaktır.

Uğur ustam eline sağlık ben eğitim henüz almadım ancak öneminin farkındayım, yaza doğru alacam.
Ersan Hocam'a da bu yaklaşımı için de teşekkür etmek boynumuzun borcudur.

Estağfurullah Şefiim. Bilgi paylaştılkça çoğalıyor. Sizlerle paylaşırken, paylaşabilmek için araştırmalar yaparken ben de pek çok şeyi yeniden öğreniyorum. Yakın ilginize çok teşekkür ediyorum. Keşke yazı beklemesen. Bir nedeni var mı yazı beklemenin?

[Ersan ÖZYURT]

Konumda trafikle ilgili unsurları ve zemin ile ilgili unsurları dikkate alırım.
Görüşün açık olduğu düz bir yolda standart sol teker izi veya biraz daha şeritin orta kısmında giderim. Önümde araç varsa geçemeyeceksem aracın geri görüş alanında kalmaya çalışırım. Sağa dönüş varsa aracın önünü görmek için uygun mesafe bırakarak sağa kayarım. Işıklarda araya giremeyeceksem kaporta hizasına dikkat ederim. Sağ sol virajlarda görüşü arttıran tarafta kalırım, güvenlik balonuna dikkat ederim...
Tüm bunları reflex olarak yaparken hava ve zemin koşullarını düşünerek sürüş planıma dahil ederim. Gerekli durumlarda sürüş rotamı revize ederim. Standart çizgilerimde sıkıntı varsa daha düşük hızda alternatif hattı izlerim.

Şefim,

Biraz karışık olmuş ama temel unsurları içinde barındırıyor. Hani "hepsinden bir parça" içeriyor desem yeridir. Aslında benim de tam anlatmak istediğim buydu. Bilgiler refleks olarak kafamızda ama düzgün ve doğru bir sırada mı yoksa karışıklık içinde mi?

Bir sistematiği olması gerektiğine hepiniz katılıyorsunuz diye düşünüyorum. Öyle bir sistematiği olmalı ki, her seferinde doğru sonuca ulaşmalı. Zira motosiklet risk kabul etmez. Riske atılan hayatınızdır. Risk olasılığı binde bir de olsa, riskli durumla yüzleşirseniz, sizin için olasılığı yüzde yüzdür. Şansa bırakamazsınız.

Şöyle sorayım; içinde bulunduğunuz duruma göre cevap vermişiz, "araba varsa şöyle virajsa böyle" şeklinde olmuş cevaplar. Bahsettikleriniz gözlemlerin sonuçları. Bizim aradığımız ise sorular.

Şimdi, şöyle düşünmenizi rica ediyorum. Olayları, araçları, yolu unutun. Bunlar, konumunuzu seçmek için sorduğunuz ya da sormanız gereken soruların cevapları. Biz ise soruları arıyoruz. Kendinize ne soruyorsunuz ki bu cevapları alıp konumunuza karar veriyorsunuz?

Not: yazı ile anlatmak ne zor oldu be. :P

[Ersan ÖZYURT]

Merhaba;

Yolda konumlamamı her zaman onumu gorebilmek ve hamle yapmam gerektiginde zamanı kullanabilmek icin bulundugum seridin sol teker izi veya sol seridine 1-2 karis mesafeyle kullanirim. 1 senedir motor kullaniyorum, kullanmaya ilk basladigim zamanlarda dikiz aynalarimi kontrol ederken en buyuk sıkıntım omuzlarimdan geriyi tam olarak goremememdi. Tam arkamı goremiyordum. Aynalarimin sag taraftakini bulundugum seridin biraz ucunu ve tam sag 2 serit kaplayacak sekilde ayarlarim. Sol aynamda tam geriyi ve yanimdaki 1 seridi gorebilecek gibi ayarliydi. Bu sekilde kullanimdan rahatsiz oldugum icin sonunda ayna yukseltme aparati taktirdim.

Bu sayede artik omuzlarimdan sadece 0.5 santim goruyorum, onu da ozellikle ayarladim ki arkadan gelenin mesafesini hesaplayayim diye. Cunku ne kadar onunuze konsantre olsaniz da TEM gibi otoban yollarda en buyuk tehlike arkanizdan makas atarak gelen bir arac olabiliyor. Boyle bir arac tespit ettigimde hizimi sabit tutup konumumu asla degistirmiyorum, cunku bu hesapla gelen kisinin, sizi uzaktan fark edip ona gore makasini hesaplamasi durumu var, bircok kez bunu yasadim. Paniklemek hastaneye davetiye oluyor bu gibi durumlarda. Ara ara da sadece fren isiklarimi yakmak icin manete switche degecek kadar 4-5 kez dokunuyorum.

Yoldaki konumum havanin ruzgarli ve yagisli olmasi durumunda biraz daha seridin icerisindedir. Ruzgarin beklenmedik savurmalarinda istemsiz serit ihlali yapmamak icin daha iceride duruyorum, ama hicbir zaman seridin tam ortasindan saga dogru gecmiyorum.

Hava sartlarina gore 2 saniye takip mesafesine uymaya calisiyorum, ancak buna ben ne kadar uymaya calissam da bizim ulkemizde sizin takip mesafeniz, baskasinin aracini sokabilecegi alan olarak goruldugunden, takip mesafeme girebilecek bir arac olabilecegini her zaman hesaba katiyorum ve ona gore hizimi gozumle yol durumuna gore ayarliyorum.

Otobanda katilim giris ve cikislarinin oldugu yerlere yaklastigimda mutlaka orta seride geciyorum, en sagdaki katilima yakin olan seritte kalmiyorum. Katilimdan gelen veya cikacak olan aracin onume gecmesi durumunu yasamamak icin boyle konumlaniyorum. Bu sebeple mecburen diger arac katilimdan geliyorsa bulundugu seritte hizlanip onume geciyor veya cikis yapacaksa mecburen yavaslayip arkamdan katilima cıkıyor.

Her zaman ufuktaki son noktaya bakmaya calisirim, gorusumu dusurmeden kullanmaya calisiyorum. Belli araliklarla yoldaki fiziksel durumu 1-2 saniyeyi gecmeyecek sekilde tararim, cukur, camur, islaklik vs var mi diye.

Bu dusuncelerim 1 senenin sonunda motora oturdugumda artik refleks olmaya basladi, her yolculugumu mutlaka kaskimdaki kamerayla kayit altina alirim. Yolda basima biraey gelmese de hafta sonu 1-2 saatimi bunlari izlemeye ve varsa eksik yanlis yaptigim seyler onlar gormege calisirim.

Şefim,

Bir önceki mesajda yazdıklarımı sizin içinde tekrarlamak istiyorum. Bilginin karışıklığı sizde de var. Sonunda sorduğum "soruları" düşünme isteği sizin için de geçerli.

Ayrıca, hemen müdahale etmek istediğim bir konu var. Bahsettiğiniz sol çizgi yanı aslında çok tehlikeli bir yerdir. Çok iyi hesaplanmalı ve ne zaman orada olunacağına karar verilmelidir. Karşı şeride yakın olmanın mutlaka bir nedeni olmalıdır.

Şeridin ortası ve sağı da bizimdir ve çok zaman kullanmamız gerekir. İki şerit çizgisinin her santimi kullanılmalıdır ki, motosikletin konumlanma esnekliği avantaja dönüşebilsin.

Cevaplarınızdan anlıyorum ki, bir senelik sürüşler içinde, ihtiyaç duydukça mantık süzgecinizle çözümler üretmişsiniz. Bu yanlış bir yöntem değildir. Ancak, Uğur Usta'mın bahsettiği, oldukça pahalı bir öğrenme yöntemidir. Ayna ayarını bu kadar uzun sürede keşfetmek yerine, edinilmiş tecrübelerdeki sistematiği öğrenmek daha doğru olabilirdi. (Bu arada söylemek istiyorum, aynayı doğru ayarlayıp ayarlayamadığınızı anlayamadım. İnanın i bu kadar karışık bir ayara ihtiyaç duymuyor.)

Başta söylediğimi tekrar edeyim. Durumlar ve cevaplarını yazmışsınız. Oysa biz öyle bir sistematik bulmalıyız (öğrenmeliyiz) ki, her durumda doğru sonuca ulaşmamızı sağlasın. Yoksa binlerce senaryo ve binlerce cevapta öğrensek, yolda karşılaşacağımız olasıklar hala eksik kalır.

Mesela bir soru daha. Zemini tarıyorum dediniz. Sonuçlarını ne yapıyorsunuz? Değerlendirip sürüş planına katıyor musunuz? Sol tarafta yağ varsa sağ şeride geçiyor musunuz? Sağ tarafta çukur, karşıdan da gelen kamyon varsa nereye konumlanacağız? Üstelik tepe üstündeki bayrak da dalgalanıyor, kesin sağdan rüzgar var. Ne, tepe üstümü, ya arkasında bozulmuş araba varsa.... Durum gittikçe karışıyor sanırım. Lakin, bunlar yolda karşımıza çıkacak senaryolar.

Bu soruları cevaplamanız için sormadım. Bir sistematiğe ihtiyacımız olduğunu, önceden yazılmış ezberler ile süremeyeceğimizi anlatmak için sordum. Her duruma cevap veren soru sistematiğini arıyoruz.

Cevapları değil soruları bulmaya çalışın Şefler......

Hadi devam, nefis gidiyor bence....

[UĞUR KOÇ]

küçük tavsiyeler: her zaman her ne kadar,yol trafik geçiş üstünlüğü gibi kavramlar olsada bunları kullanarak yol almayın.ülkemizde motosikletler kamyonlar ile aynı sınıftadır.kamyonların hız sınırlarına tabidir.her zaman görünmez olduğunuzu düşünerek yol alın.ışıklı kavşaklarda yeşil size yanıyor olsada kontrol ederek geçin hızınızı azaltın.kırmızıda beklerken yeşil yandığında 1-2 saniye sonra hareket edin.anında yola fırlamayın,viraja sert giriparka tekeri kaydırdığınızda sadece gazı bırakın,extra fren baskısı dengeyi daha çok bozar.ileriyi göremediğiniz yollarda hızınızı oldukça azaltın,viraj tünel girişi vs gibi.bozulmuş bir araç sizi orada bekliyor olabilir.orta çizgi üzerinde sürün kaçmak frenden daha kolaydır.şehir içinde otobüs gibi uzun ve buyuk araçları sollarken önünüze yaya çıkabileceğini unutmayın.her hangibir aracın sağ kapısı açılır ve siz bu kapıya çarparsanız haksız durumdasınız unutmayın.sağdan sollamak yasaktır araç duruyor olsa bile sağına girdiyseniz çok daha dikkatli olun.aynalarınızı başınızı çevirmeden gözucuyla bakacak gibi ayarlayın,race kullanıyorsanız koltuk altı bakışı atmayı pratikleştirin.
ve malesef ülkemizde yasal hak hukuk kural yerine ye kürküm ye kuralı hakim olduğundan,mümkün oldukça iri motosiklet kullanmaya çalışın,cbf 150 ye gösterilen saygı ile 3 çantalı 1200 gs e gösterilen saygıya inanamıyacaksınız.küçük bir motosiklet ile kurallar dahilinde sürsenizde arkanıza yanaşıp kenardan git yol ver kornası çalacakbirilerimutlaka olur.iri birmotorla kural dışıda sürseniz kimse yol ver diye yırtınmaz çünki onu korkutan altınızdaki motorun işaret ettiği zengin statüsüdür.
malesef

[tergin]

Ersan Bey ve Ugur bey, yorumlariniz icin tesekkuler. Bu iste ogrenmenin sonu yok, sınırı yok. Bende su ana kadar aldıgım egitim ve yasadıgım yol tecrubelerini buna uyarlayarak daha cok sey ogrenmeye calisiyorum. Buralarda okudugum her yorum her elestiri onemli benim icin. İlk kullanmaya basladigimda da okuyorum diye arkadaslarim benimle "Motor kullanmayi kitap okuyarak ogrendi" şeklinde dalga gecmislerdi. "Yagmurlu havada binilmez, servis kullan" demislerdi. Bu is, yani motor kullanmak ve her surusten keyif almak, gercekten istenirse ve ogrenmeye acik bir zihniyetteysen olabilecek birsey. Bunu bizden baskası anlayamaz sanırım.

Yorumlarinizi takip ediyor olacagim.

Selamlar, sevgiler.

[Ersan ÖZYURT]

Ersan Bey ve Ugur bey, yorumlariniz icin tesekkuler. Bu iste ogrenmenin sonu yok, sınırı yok. Bende su ana kadar aldıgım egitim ve yasadıgım yol tecrubelerini buna uyarlayarak daha cok sey ogrenmeye calisiyorum. Buralarda okudugum her yorum her elestiri onemli benim icin. İlk kullanmaya basladigimda da okuyorum diye arkadaslarim benimle "Motor kullanmayi kitap okuyarak ogrendi" şeklinde dalga gecmislerdi. "Yagmurlu havada binilmez, servis kullan" demislerdi. Bu is, yani motor kullanmak ve her surusten keyif almak, gercekten istenirse ve ogrenmeye acik bir zihniyetteysen olabilecek birsey. Bunu bizden baskası anlayamaz sanırım.

Yorumlarinizi takip ediyor olacagim.

Selamlar, sevgiler.

Teşekkürler Şefim.

Lakin soruların cevapları nerede.

[tergin]

Onları hala dusunuyorum 😃