İyi bir sürücünün özellikleri nelerdir?

[ahmet gül]

Filtreleme yaparken araci cizilmesin diye sikisik trafikte diger yana kayan/kaymaya calisan surucuye her zaman yanindan gecerken elimle tesekkur etmeye calisirim. Benden sonra geleceklere en azindan farkindalik yaratir diye dusunuyorum.

Yol vermeye calisiyorum; bu ulkede ne kadar guvensiz olsa da yaya gecitlerinde, kavsaklarda sikismis yayalara/araclara yol vermeye calisirim. Aklimda hep henuz 15 dakikadir yolda oldugum onun ise belkide saatlerdir direksiyon salladigi fikrini tutar, kendimi rahatlatirim. Yol vermek bu ulkede sok edici bir davranis

En fazla bir bucuk aracin gecebilecegi yerde hic macera aramam; karsimdakinden daha erken bir bosluga yanasmaya calisirim.

Bu arada bulabilirsem paylasayim; ingilterede suruculerin yuzde 80 gibi bi orani diger suruculerden kaba ve guvensiz bir hareket gormedigi surece saldirganlasmiyormus. Sanirim Ersan abinin soylemek istedigi boyle bir sey.

[ERDIM ELITEZ]

Bende Ahmet gibi araya girdiğimde yolu açmaya çalışan sürücülere teşekkür ediyorum. Zira bence onlarda motor sürücüsü.

[ahmet gül]

Haberi buldum https://www.qut.edu.au/business/abou...?news-id=99676

Bir de soyle bir sey var; suruculerin cogu ortalama bir surucuden cok daha iyi kullandigini iddia ediyor. Bu da aslinda en basitinden mantik hatasi

Bu yanlis yargi diger kullanicilarin nasil arac kullanilacagini bilmedigini varsayarak trafigi tehlikeli bir er meydanina donusturuyor. Aslinda o kadar "iyi" suruculer olmadigimizin bile farkina varmak saldirgan davranislarin bir nebze onune gecebilir ve iyi surucu olmaya bizi biraz daha yaklastirabilir diye dusunuyorum.

[Ersan ÖZYURT]

Filtreleme yaparken araci cizilmesin diye sikisik trafikte diger yana kayan/kaymaya calisan surucuye her zaman yanindan gecerken elimle tesekkur etmeye calisirim. Benden sonra geleceklere en azindan farkindalik yaratir diye dusunuyorum.

Yol vermeye calisiyorum; bu ulkede ne kadar guvensiz olsa da yaya gecitlerinde, kavsaklarda sikismis yayalara/araclara yol vermeye calisirim. Aklimda hep henuz 15 dakikadir yolda oldugum onun ise belkide saatlerdir direksiyon salladigi fikrini tutar, kendimi rahatlatirim. Yol vermek bu ulkede sok edici bir davranis

En fazla bir bucuk aracin gecebilecegi yerde hic macera aramam; karsimdakinden daha erken bir bosluga yanasmaya calisirim.

Bu arada bulabilirsem paylasayim; ingilterede suruculerin yuzde 80 gibi bi orani diger suruculerden kaba ve guvensiz bir hareket gormedigi surece saldirganlasmiyormus. Sanirim Ersan abinin soylemek istedigi boyle bir sey.

Kesinlikle işte bu Ahmet Şefim. Son cümle çok ama çok önemli.

[Ersan ÖZYURT]

Haberi buldum https://www.qut.edu.au/business/abou...?news-id=99676

Bir de soyle bir sey var; suruculerin cogu ortalama bir surucuden cok daha iyi kullandigini iddia ediyor. Bu da aslinda en basitinden mantik hatasi

Bu yanlis yargi diger kullanicilarin nasil arac kullanilacagini bilmedigini varsayarak trafigi tehlikeli bir er meydanina donusturuyor. Aslinda o kadar "iyi" suruculer olmadigimizin bile farkina varmak saldirgan davranislarin bir nebze onune gecebilir ve iyi surucu olmaya bizi biraz daha yaklastirabilir diye dusunuyorum.

Öğrenmenin ilk aşaması hepimizin hiç eğitim almadığı, hiç öğrenmediği veya tecrübesiz olduğu "bilinçsiz yetersizlik" aşaması bu. Kişi hem yetersiz hem de bunun farkında değil. Belki de en tehlikeli aşama.

Sonra yukarıda yer aldığı gibi bir farkındalık ile kendine geliyor ve "bilinçli yetersiz" dönemi başlıyor. Sınırlarını öğreniyor ve geliştiriyor. Kendisi ile de barışıyor böylece. Kendisi ile barıştıkca çevresi ile daha az gerginlik yaşıyor, daha çok gülerek sürüyor. Kendi hatalarını hatırlayıp, yol üzerindekilere karşı daha nazik oluyor.

Bu nezaket ile keyif alınan sürüş onu daha çok sürmeye, daha çok öğrenmeye itiyor. Zaman ilerleyip kendini geliştirdikçe, "bilinçli ve yeterli" sürücü oluyor. Artık yeterliliği ile rahatça sürüyor ve bilinçlenmiş düşünce yapısı ile de, etrafında olabilecek riskleri çok önceden görüp tedbir alıyor. Yol veriyor, yol verme seramonisine gerek kalmayacak şekilde önceden yavaşlıyor. Hata yapan sürücüyü değil yapacak sürücüyü görüyor. Ya uzaklaşıyor ya da önceden tedbir alıyor. Yol üzerindeki bu nazik davranışları ile kimse ile sorun yaşamıyor, kimse onun yüzünden gerilmiyor ve bir sonraki sürücüyü yol dışına atmaya ya da bir yaya geçidinde yayaları kovalamaya çalışmıyor. Yukarıda anlatılan gibi hayalet sürücü oluyor. Kimse onun farkına varmadan, daha doğrusu onun için sürüşünde bir şey değiştirmeden uzaklaşıp gidiyor. Yarattığı tek etki, arkasından "vay be" diyerek, gülümseyerek bakmalarına neden olmak oluyor.

Böyle sürmeye devam ettikçe ustalaşıyor ve son aşama olan "bilinçsiz yeterli" aşamasına geçiyor. Bir nevi Nirvana 😆. Çaba sarfetmesine gerek kalmaksızın, bütün olasılıkları düşünme, anlama, karar verme ve uygulama süreçleri sürekli kendi kendine çalışıyor. Böylece sürüşün yüzde yüz tadını çıkartıyor. Bu pozitif mutluluğun ve gülümsemenin yan etkisi olarak, etrafına göstereceği nezaket nedeniyle, bir gülümseme ve nezaket bulaşması sendromuna neden oluyor.

Bence iyi sürücü bu olsa gerek.

Not: Yazdıkca ne kadar uzak olduğumuzu anlıyorum. 😕

[Selçuk Keleş]

İyi sürücü, aracını durdurabilen sürücüdür.

[EmreOzer]

Haberi buldum https://www.qut.edu.au/business/abou...?news-id=99676

Bir de soyle bir sey var; suruculerin cogu ortalama bir surucuden cok daha iyi kullandigini iddia ediyor. Bu da aslinda en basitinden mantik hatasi

Ahmet bu süper bir tespit olmuş yaa Teşekkürler, güldüm baya.

[Sabahattin KOÇAK]

Böyle sürmeye devam ettikçe ustalaşıyor ve son aşama olan "bilinçsiz yeterli" aşamasına geçiyor. Bir nevi Nirvana .

Ersan hocam, Nirvana niçin "bilinçsiz yeterli" yeterli ile bilinçli birarada olamaz mı? Yoksa tam olacakken ömür mü biter  Uğur hocamın; Sağdaki park halinde olan araç her an kapısını açabilir,ama bana ne! (tedbirimizi zaten aldık.) Gibi sözleri hala kulaklarımdadır.Eğitimin önemi kesinlikle tartışılmaz.Eğitim sayesinde daha az gerginlik,daha az stresle,yeri geldiğinde pasif davranabilmeyi,yeri geldiğinde de kaskın içinde kendi kendime konuşup telkin ederek sürebilmeyi öğrendim naçizane.Tabii bunlar sadece emekleme dönemi,fakat artık araba kullanırken bile virajı en geniş şekilde görmeye çalıştığımı farkettim.Uzun lafın kısası bu işin sonu yok benim için. "Kırkından sonra saz öğrenen kabirde çalarmış."

[Ali KORKMAZ]

Ersan hocam, Nirvana niçin "bilinçsiz yeterli" yeterli ile bilinçli birarada olamaz mı? Yoksa tam olacakken ömür mü biter  Uğur hocamın; Sağdaki park halinde olan araç her an kapısını açabilir,ama bana ne! (tedbirimizi zaten aldık.)

Sabahattin abi ben de bir defa teori dinlemiştim ve bana da ilk etapta bir olumlu bir olumsuz sıfatın bir araya gelerek mükemmeli Nasıl oluşturduğu saçma gelmişti. Ama dinlediğim kadarıyla şöyle.
Bu iş dört aşama ve son aşama olan bilinçsizlik; o kadar bilgilisin ki olaya hakimsin ve yeterlisin ve artık yaptığın hareketler refleks haline gelmiştir ve o hareketleri bilinçsizce yapmaya başlarsın. Tıpkı ilk başta da doğru bildiğin ancak yanlış yaptığın hareketleri de bilinçsizce yaptığın gibi. Yalnız bunun da ileride sıkıntıları olduğunu söyleyerekten bu refleks hale gelen hareketleri sürekli eğitim ve pratikle pekiştirmenin gerekliliğinden bahsedilmişti. Onu da artık Ersan hocamız söyler. Konuyu çok da dağıtmak istemem çünkü.
Bu arada Sabahattin abi sen bu konularda dersi kaçırdın mı yoksa😉

[Yavuz Yücel]

'Bilinçsiz' kelimesi genelde olumsuz bir anlam taşıdığı için bu kavram sıkıntı oluşturabiliyor. Ali'nin dediği gibi kastedilen, sistem, teknik, davranış doğru bir şekilde o kadar iyi kavranmış ki, refleks haline gelmiş artık. Sürücü hiç düşünmeden gerekli ve yeterli davranışı sergiliyor. Yani ülkemizde her anlamda, çoğunlukla, istediğimiz ancak olmayan şey..😂