Enduroist Slogan
Bizi Takip Edin Follow us on Facebook Follow us on Twitter Watch us on YouTube
Kayıt ol
1 den 10´e kadar. Toplam 96 Sayfa bulundu

Hybrid View

  1. #1
    Eğitim Koordinatörü Ersan ÖZYURT - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Isim
    Ersan ÖZYURT
    Üyelik tarihi
    31-10-2012
    Bulunduğu yer
    İstanbul
    Mesajlar
    5,269
    Motosiklet
    SUPER TENERE 1200E
    Marka
    Yamaha

    Standart

    Alıntı Kerim Adnan DENİZ Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Tebrikler ve teşekkürler sevgili Ersan ÖZYURT, çok güzel kaleme alınmış bir yazı.

    Bu vesile ile İ.T.Ü., O.D.T.Ü. ya da diğer her hangi bir üniversitenin rektörüne buradan bir sorum olacak;

    Mühendislik fakültelerinde okuttukları Termodinamiğin Temel Yasaları' nı, Statik ve Mukavemet Hesapları, Temel Makine Bilgisi, vb. öğretmek için kimden akredite oldular?!
    Yoksa hiç bir öğrencisinin mühendisliği kabul edilmemeli... Zira bütün bu (evrensel) bilgiler başkalarınca oluşturulmuş ve akredite olunmadan öğretilmiştir.
    Eh, bunun sonucunda da bu okullar hayati hatalarla bilgileri aktarmaktalar. Kazayla biri bu bilgilerden tehlikeli sonuçlara ulaşarak ölüme sebebiyet verebilirler.
    Ama ille de üstün/elit kişler olarak akredite olsalardı, bu sonuç asla düşünülemezdi.
    Özel kurslarda çalışan öğretmenler kimler? Çoğu devlet okullarında çalışan öğretmenler ile devletin kurumlarından öğretmen olarak yetiştirilmiş kişiler.
    Sanal ortamlarda tonlama yapılamadığı için yazışmalardan farklı anlamlar çıkarmak her zaman olasıdır. Keşke bu konular yüzyüze konuşulsa ve herkesin elindeki manuellerin (kılavuzların) farklılıkları da ortaya çıksa.
    Kimlerin hayat kurtarıp, kimlerin insanları (sanki suçlu kovalayan polismiş gibi) virajlara 15 km. daha hızla girmeye zorlayıp, ölümler sonucu "kalan sağlar bizimdir" beyanları olduğunu da bilebilsek.
    Konu çok eski ve kolay çözülebilecek bir konu değil. İsteyen istediğini tercih edebilir.
    Yazımda bahse konu olan şey yöntem değil, yöntemin ille de bir yerden akredite olup olmamasına duyulan ihtiyaç.
    Yoksa bu konuda ticari faaliyet gösteren ve teveccüh ettiğin gibi "üstat" payesini benden ziyade çok daha fazla hak eden birçok değerli arkadaşım var.
    Hepsine de sonsuz saygım var. Yaklaşık 50 yıllık alaylı ve eğitimli bir sürücü olarak bir çoğundan öğrendiğim çok değerli bilgiler var.
    Bu da onlara saygı duymama yeterli sebep. Ama bunlar, akreditasyon zorunluluğu getirmiyor. Umarım ve dilerim kısa sürede o da gerçekleşir.
    Ve hepimizin karın ağrısı geçer.

    Açık ve net!
    Bu öğreti, evrensel bir bilgidir ve öğretmeyi öğrenmiş herkes, her hangi bir akreditasyona ihtiyaç olmadan öğretebilir.
    Zaten eğitim "alınan" bir şey olması hasebiyle sonuçlarındaki "faydayı" görmek yeterlidir. Fayda sağlıyorsa da o kişi/kurum yaşamaya devam eder.

    Saygı, selam ve sevgiler.

    NOT: Kitabın orijinal adı yanlış hatırlamıyorsam "Motorcycle Road Craft - The Police Rider's Manual" olmalı... Adı üstünde, ebay, amazon vb. sitelerde serbestçe satılan bir kılavuz...
    Üstat,

    Bunca yıllık motosiklet tecrübesi dahi, başlı başına bu hitabı kullanmak ile ne kadar doğru yaptığımı gösteriyor. Umarım daha uzun yıllar ve birlikte motosiklet sürmek kısmet olur.

    Üniversitelerin akreditasyon ve denetlenmesi ihtiyacı fikrinize Eser Hocam bir link ile cevap vermiş. Oldukça ayrıntılı bir açıklama.

    Ben asıl yazının içeriğinde yer alan "viraja 15 km daha hızlı" ifadesi ilgimi çekti. Bunun konumuz olan akreditasyon ile bir ilgisi olmadığını düşünüyorum. Lakin, neyi kastettiğinizi iyi anlıyorum. Bu konu bilebaşlı baına akreditasyona inanmayı ve bağlı kalmayı gerektirir. Maalesef ülkemizde eskiden beri süre gelen, "çizgiye yanaşma, virajı olabildiğince hızlı dönme" gibi yaklaşımlar, sanki RoSPA'nın istekleri ve hatta gerekleri olarak anlatıldı. Oysa bununla hiç bir alakası yok. Bu bile başlı başına bir akreditasyon kurallarına aykırı davranış ve maalesef. RoSPA'nın bu konuda açık uyarısı olmasına rağmen sergilenmeye de devam ediyor. Kesinlikle uygun olmadığı düşüncenize katılıyorum. Sistem üzerindki bu yanlış algıyı yenmek için hep birlikte özen göstermeliyiz.

    Saygı ve akreditasyon arasında kurduğunuz ilişkiyi anlayamadım. Akreditasyonun olup olmaması bir saygı unsuru değil tabi ki? Herhangi biri ile ilgili saygı düşüncemizi akreditasyonun etkileyeceğini sanmıyorum. Karın ağrımınızın ise ne olduğunu anlamadım. Değerli Abilerimiz de akreditasyon yolunda ilerliyor ise ne mutlu bizlere.

    Son olarak, elbette ki bilgilerinizi, herhangi bir yasal düzenleme olmadığı sürece paylaşabiliriz. Bu başlığın amacı, konu hakkında bilgisi olmayanlara tavsiyede bulunmak ve seçimlerine yardımcı olmaktı. Dolayısıyla, fayda görecekleri kurumları tavsiye ederken bizim düşüncelerimiz, akreditasyonun bir seçim kriteri olduğudur.

    Hepimize keyifli sürüşler dilerim.
    Varmayı değil, sürmeyi seviyorum...

    Honda VFR800XA
    * RoSPA Advanced Riding Instructor
    Membership 69332
    * IBA MEMBER
    Membership 60475

  2. Ersan ÖZYURT güzel mesajın için 4 üye sana teşekkür etti :

    Ali KORKMAZ (20-09-2017),cemkucuk (02-10-2017),Kerim Adnan DENİZ (29-09-2017),Sadık SÖNMEZ (09-10-2017)

  3. #2
    Enduroist Kadim Üye Kerim Adnan DENİZ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Isim
    Kerim Adnan Deniz
    Üyelik tarihi
    02-10-2009
    Bulunduğu yer
    Tuzla - İstanbul
    Mesajlar
    410
    Motosiklet
    2004 Multistrada 1000 DS
    Marka
    Ducati

    Standart

    Sevgili Ersan ÖZYURT,

    Teveccühün için tekrar teşekkür ederim. "Üstat"lık bana çok uzak. Ben hâlâ öğrenmeyi sürdüren sıradan bir insanım.

    Sizin de çok iyi bildiğiniz gibi her şeyin nelere dair ve nelere karşı olduğunu çok iyi biliyoruz.

    Şu an için Akredite olmanın da bir şey çözmediğini ve bu yüzden bir çok akredite kurumdan "sürüşünü akredite ettirmiş" "eğitmen" ve sürücünün
    Şile-Ağva yolunda yasal hız sınırlarına uymadıklarını da, bu yüzden ölümlerin olduğunu da bildiğimiz gibi.

    Virajda 15 km. daha fazla hızın ise akreditasyon verenlerin bazılarını temsil ettiğini (sizin de bu kişileri bildiğinizi) bildiğimiz bazı "önderlerin"
    açıkça beyan ettikleri ifadelerinden bildiğimiz gibi.

    Öncelikle otodenetimi sağlamadan 180 sayfalık bir kitap ile 10 - 12 istasyondan oluşan bir öğretiyi dünyanın en zor işi statüsüne sokmakla sorun çözülemiyor.

    "- Aman ha! Yanlış bir şey söylerseniz şu olur, bu olur. Siz iyisi mi bu işi bilene bırakın." sözleri ile bir kaç ders kitabı özeti ve bir kaç kılavuz (manuel) için
    içeriye ve/veya dışarıya ödenmiş yüklü miktardaki bedelin bir şekilde çıkması gerekiyor elbette. Buna kesinlikle saygım var.

    Akredite olanlara da hiç bir söz söylenemez. Harcanmış, para, emek ve en önemlisi "zaman" var. Ayrıca sıkıntı akreditasyonda değil,
    akredite olduğu halde gereği gibi çalışmasını sürdürmeyen ve yeterince denetlen(e)meyen kurumlarda.

    Tekraren söylüyorum ve bu asla sistematik öğretisine aykırı değildir. "TEORİ PRATİKTEN DOĞAR VE TEKRAR ONA IŞIK TUTAR."
    Sistem öğretisinin temeli de esasen budur.

    Pratik için de asla bir akreditasyona ihtiyaç yoktur.

    Değerli "Ağabeylerimiz", ülkemizdeki yasal otoritenin denetim ve gözetiminde akreditasyon çalışması başlatmış durumda.
    Tamamlandığı zaman akreditasyonuna uymak zorunluluğu oluşacak zaten. Çünkü yasal otorite devreye girerek bu akreditasyonu verecek.
    (O vakit bazı "akredite" kişi ve kurumlar için "denklik" verilecektir elbette) (Bu konudaki misyonumuzun bir bölümünü tamamladığımızı düşünüyorum.
    Sırada motosiklet ehliyet sınavlarının içeriği yer almaktadır.)

    O vakit bir çoğumuzun "- Onun var, bunun yok, o iyi, bu tuu kaka" şeklindeki "karın ağrısı" da dinecek elbette (umarım anlaşılmasına yardımcı olmuştur) .

    Ama o zamana kadar akreditasyonun zorunluluğundan değil, keyfiyetinden söz etmek mümkün.

    Tabii bu gelişmeleri bizlerden daha çok akreditasyon sahibi olarak sizler takip ediyorsunuzdur.

    Dikkat ettiyseniz aynı sonuca ulaşıyoruz.

    AKREDİTASYON şu an için müeyyidesi (yaptırımı) olan bir ZORUNLULUK DEĞİL, İHTİYARİ (keyfi, isteğe bağlı) BİR SEÇİM KRİTERİDİR. İsteyen elbette bedelini ödeyerek seçebilir.

    Saygı ile akreditasyon arasında ben her hangi bir ilişki kurmadım, ima da etmedim. Sanal ortamlardaki yazışmalarda yanlış anlaşılmalar olabilir.

    Bu arada Üniversitelerin akreditasyonu konusuna gelince;

    Bu bilgi için Eser KARA' ya gerçekten çok teşekkürler. Bu arada dünyada ve ülkemizde akreditasyon ilk olarak ne zaman uygulanmaya başlamış?! Bureau Veritas, Det Norske Veritas, ABS, DIN, TSE vb. kurumlar ilk olarak ne zaman akreditasyon ve standartlar oluşturmaya başlamışlar? Bunu gerçekten merak ettiğim için sordum. Ben 1828' lerde kalmışım. Ondan öncekileri kast ettiğimi farz edelim.

    Netice de bizler ne kadar yazıp çizsek de okuyanlar kendi değerlendirmeleri ışığında hareket edeceklerdir.

    Dediğin gibi "- Bu başlığın amacı, konu hakkında bilgisi olmayanlara tavsiyede bulunmak ve seçimlerine yardımcı olmak."

    Umarım ve dilerim olmuştur.

    Saygı, selam ve sevgilerimle,

    NOT-1: Yaşım gereği 2. tekil şahısla hitap ettim. Bir kırgınlık yaratmak istemem. Özrümü kabul et lütfen.

    NOT-2: Bu arada; "profesyonel olarak eğitmenlik yapmak" ile geçimini bu işten sağlamamak arasındaki ilişkiyi de anlamaya çalışıyorum.
    Konu Kerim Adnan DENİZ tarafından (01-10-2017 Saat 13:05 ) değiştirilmiştir.
    İyi sürücü olmak için, önce iyi insan olmalısın.
    If you want to be a Good Rider, you must be the Good Human first!



    Safety second !

  4. Kerim Adnan DENİZ güzel mesajın için 2 üye sana teşekkür etti :

    cemkucuk (02-10-2017),Sadık SÖNMEZ (09-10-2017)

 

 

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •