Fırsat buldukça ekleyip bitirmeye çalışıyorum. Onun için böyle parça parça oldu kusura bakmayın
7.Gün Cortina d'Ampezzo-Avusturya-Grossglockner-Halsstatt 315 km
Sabah kalkıp çadırlarımızı topladıktan sonra Cortina merkeze gidip kahvaltımızı yaptık ve yola koyulduk. Hedef Avusturya-Halsstatt gölü. Arada Grossglockner e uğrayacağız
Cortina d'Ampezzo merkezden bir kaç fotoğraf:
Bugün ki rota da böyle olacak:
İtalya'dan çıkmadan önceki ilk durağımız yol üstünde küçük bir göl olan Landro gölü oldu. Göl etrafı ve yol üzeri tamamen yeşillik ve her tarafta 7 den 77 ye bisikletli dolu. İnsanlar bu harika doğada sabahtan kalkıp yürüyüşe, bisiklet sürmeye çıkıyorlar.
Sonrasında Avusturya ya geçtik. Sınır falan yok gerçi. Avusturya ya hoşgeldiniz tabelasından sonra dil değişti. Girer girmez sağda marketten otoban için vinyet aldık. En düşük 10 günlük 5.5 €. Doğa burada da İtalya kadar olmasa da güzel elbette.
Yol üstünde Grossglockner e uğradık. 3798 metre yükseklikte bir krater gölü. Tabi bol virajlı bir yol sonrası. 10 larca motorcu var. Bu arada çıkış ücreti bir motor için 26€ cuk maalesef. Yol üstünde otoban gişesi gibi gişelerden bilet alıp yaklaşık 15-20 dakikalık virajlı bir sürüş sonrası tepeye ulaşıyorsunuz. (gişede hatıra bir çıkartma da veriyorlar) Manzara harika. Restoran-müze ve hediyelik eşya dükkanının olduğu büyük bir tesis de var. Tünellerle yamaç yanından iç kısımlara doğru ilerleyen bir yol da var. Funiküler ile kraterin içine doğru da inebilirsiniz.
Pahalı olmasına rağmen bu rotadan geçerken bence görülmesi gereken yerlerden biri burası
Biz tam buradayken ciddi bir sağanak başladı. Motorlardan yağmurlukları almaya bile kafamızı çıkartamayacak kadar. Bir yarım saat bekledik baktık olacak gibi değil, bir ara azalır gibi olunca hızlıca yağmurlukları alıp giyindik ve inişe geçtik.
Rotamız dağ geçitlerinden, yükseklerden geçerek Hallstatt artık. Bu yol da bol virajlı ve çok güzel manzaraya sahipti.
Akşam saat 19.30-20.00 sularında hava kararmaya başlarken Hallstatt da olduk. Allahtan merkezdeki kamp yerinde kenarda-köşede (tarlanın kenarı gibiydi) çadır yeri bulduk ve hızlıca hava tamamen kararmadan çadırları kurduk. Yürüyerek göl kenarına gittik ve açık bir restoranda karnımızı doyurduk. Bu günün yorgunluğuyla sonrasında deliksiz uyumuşuz. Sabah erken saatte hava kapalı görünüyordu. Yağmadan hızlıca çadırları topladık. (ancak öğleden sonra yağdı gerçi).
Kamp yerimizden bir kaç fotoğraf. Çadırlar motorların önündeydi
8.Gün Hallstatt-Slovenya, Bled gölü-221 km
Hallstatt gerçekten görmeye değer bir yer. Doğanın, yeşilin ortasında çok güzel korunmuş göl çevresinde bir göl. Çok fazla Çinli turist var. Hatta adamlar kendi ülkelerinde gölün aynısını yapmışlar. 30 dk süren bir tekne turu ile göl kenarını uzaktan izlemek, güzel fotoğraflar yakalamak mümkün oldu. Ara sokaklarda biraz dolandık. Ölen insanların kafataslarının süslenip saklandığı bir kilise var. En son kafatası 1983 yılında ölen bir bayanın 1995 de konan kafatasıymış . Aynı zamanda Hallstatt da dünyanın en eski tuz madeni bulunuyormuş. Funiküler ile dağın tepesine çıkılıyor. Fakat maalesef biz zaman darlığından dolayı gezemedik. Tekrar gitmek için bahanemiz olsun dedik biraz da
Yetkileriniz
Alıntı ile Cevapla
