Bir GS, bir AT, iki kiÅŸi 6-15 Temmuz 2019 DoÄŸu Karadeniz gezimiz

[Özgür Özsoylar]

Zil kale ve Elevit yaylası

[Özgür Özsoylar]

Biz de tesadüfen öğrendik Elevit yaylasında Kartalpansiyon isimli tek kalacak yer var. Yayla evi pansiyon yapmış Çamlıhemşin'li Durmuş amcamız. Derenin kenarında harika bir yer. Fiyatta uygun. Telefonunu vereyim:0464 654 40 75

[Özgür Özsoylar]

Yol çok zorlayıcı oldu benim için

[Özgür Özsoylar]

3.Gün Ordu Akbaş plajı-Giresun Kuzalan Şelalesi-Kümbet Yaylası-Tirebolu

Sabah kahvaltıda zaman kaybedince Yola çıkmamız 12.00 yi buldu maalesef. Sonrasında ilk durak Kuzalan şelalesi ve mavi göl. Daha sonra normal herkesin tercih ettiği değil de Şebinkarahisar’a doğru inip oradan Kümbet yaylasına çıktık. Kahvemizi ve Giresun merkezde bulunan Patar dan aldığımız fındıklı kadayıflarımızı yedik.
Temiz yayla havasını aldıktan sonra planlarımızda Zigana geçidinden geçip Limni gölüne gitmek vardı ama. Sürenin yetişmeyeceğini düşünüp sahile döndük ve Tirebolu ya sürdük. İyiki de öyle yapmışız çünkü deniz kenarında çok güzel bir kamp yeri bulduk. Üstelik çadır da hazır kurulu 😄 Denize girdik ve çok güzel bir günbatımına şahit olduk. Bügün ki yorgunluğumuza çok iyi geldi.







Hemen şelalenin üst kısmında Mavi Göl

[Özgür Özsoylar]

Sümela Manastırı

[Özgür Özsoylar]

5.Gün Güneyce-Ovit-Rize merkez-Fırtına deresi-Zil Kale-Elevit Yaylası

Sabah Güneyce’den çıktıktan sonra İspir tarafına doğru yani güneye sürdük. Ovit tünelinden (14 km uzunluğunda dümdüz bir tünel) geçerek Doğu Anadolu ya girmiş olduk. Ki coğrafya hemen çoraklaştık. Hemen tünel çıkışından geriye doğru dönerek Ovit geçidine çıktık (tünel tek taraflı tamamlanmış. Dönüş dağ yolundan, geçide doğru gidiyor. Eğer geriye dönmeyip İspir-Erzurum tarafına gidecekseniz gidişte tünele girmeyin. Yoksa geçitten geçmemiş olursunuz) Gerçekten muazzam bir manzarası var. Sağdan soldan dağlardan sular akıyor. Daha yukarıda göl varmış fakat biz yolun durumunu bilmediğimiz için hiç girmedik. Zirvede durup birer kahve içtikten sonra geri dönüş yoluna koyulduk.

[Özgür Özsoylar]

6.Gün Elevit-Trovit-Polovit-Amlakit Yaylaları-Polovit Şelalesi-Ayder Yaylası-Artvin/Hopa

Yolculuğumuzun 6. Günü yaylada saat 7 gibi gayet dinlenmiş olarak uyandık. Güzel bir kahvaltı ardından saat 08 de teker döndü. Aslında geldiğimiz yönden dönmek en mantıklısıydı fakat öyle yapmayalım yayla yollarından çember çizip geri dönelim dedik.
Ama gerçekten hayatımın tecrübesi oldu. Transkaçkar yapmış olduk. 27 km lik yolu 5.5 saatte ancak tamamlayabildik. Yol bastırılmış toprak, büyük taşlar ve derin oyuklar, dere geçişleri, firkete virajlar. Tam 2957 m ye çıkarak geçen seneki 2670 m lik stelvio geçidi rekorumu egale etmiş oldum 😊 Ki orada tüm yol çok kaliteli asfalttı. Burada düz yol bulmak bile mümkün değildi. Tabi bir kaç kez motoru olduğu yerde yan yatırmak zorunda kaldım. Yol arkadaşım Taygun olmasa ne yapardım bilemiyorum. Hatta bir ara yol çalışması nedeniyle yolun açmalarını bekledik. Hard enduro oldu bugün ki rota hiç istemeden.
Çamlıhemşin yaylalarını (Sırasıyla Elevit-Trovit-Polovit-Amlakit) geçtikten sonra medeniyete ulaştık nihayet 😄 Polovit şelalesi

[alper ozbas]

Sizden 1 hafta sonra da biraz daha yüksek yaylalardan ve sahile inmeden biz de Karadeniz turundaydık.Güzel gezmişsiniz tebrikler ,asfalt lastikleri ile trovit yollarını iyi geçmişsiniz....


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

[Özgür Özsoylar]

Sonrasında Çamlıhemşin merkeze gelerek yemek yedik ve diğer istikamette olan Ayder yaylasına çıktık. Ama çıkmaz olaydık. Zaten yolda yağmur başladı. Yol çok kalabalık. Yukarı çıktığımızda da sanki Ortadoğu. Her taraf araba, tur otobüsü ve yerli-yabancı (Arap) turist dolu. Bir yandan sis, bir yandan trafik hiç durmayarak geri dönmeye karar verdik. Aslında niyetimiz Ayder den devam edip Huser ve Kavrun yaylalarına çıkmaktı ama yolun kötü olduğunu öğrendik ve sis ve yağmurda çok daha tehlikeli olacağı için vazgeçtik. Sonrasında durmadan Artvin-Hopa ya sürdük. Toplamda 163 km cik yapmışız. Ama yorgunluk 800 km yapmışız gibi.

Ayder Yaylası



Hopa Kopmuş Plajı







Akşam denize girip günün yorgunluğunu attık. Fakat akşamdan yavaş yavaş başlayan yağmur sabah kötü bir sürprizle uyandırdı bizi. Biraz dinmesini bekledik ama nafile. Çadırı kurduğumuz yerde de su göllenmeye benim çadırımda köşelerden su geçirmeye başladı. (Arkadaşın çadırıyla motorlar arasındaki yerdeydi) Geçici çözüm olarak çadırımı köşelerinden tutup olduğu gibi içindekilerle çardak altı gibi bir yere çıkarttık. Orada da yağmur sağdan soldan geliyor ama en azından alttan su alma sıkıntısı kalmadı. Böyle giderse motorla gezmemiz de zor. Biraz beklemeye karar verdik



Yağmur biraz şiddetini azaltınca hızlıca toparlanıp atladık motora. Hedef Maçahel...

[Özgür Özsoylar]