Enduroist Slogan
Bizi Takip Edin Follow us on Facebook Follow us on Twitter Watch us on YouTube
Kayıt ol
Sayfa 1 Toplam 2 Sayfadan 12 SonuncuSonuncu
1 den 10´e kadar. Toplam 16 Sayfa bulundu
  1. #1
    Enduroist Kadim Üye Serhat Demirci - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Isim
    serhat demirci
    Üyelik tarihi
    19-04-2010
    Bulunduğu yer
    istanbul
    Mesajlar
    668
    Motosiklet
    V-storm DL 650
    Marka
    Suzuki

    Standart motosiklet,özgürlük,tekbaşınalık!

    merhaba arkadaşlar,yaz aylarının kapımızda olduğu şu günlerde,belki biraz heyecan yaşatmak adına,geçen sene yazın 2710 km yol katederek yapmış olduğum gezimin raporunu sunuyorum, anlatımda ve fotoğraflarda eksiklerim olabilir,umarım beni mazur görürsünüz.

    motosiklet,özgürlük,tekbaşınalık!

    03.08.2009 bunları yaşıyabildiğim ve unutamicağım bir yolculuğun tarihiydi
    motosikletimle uzun yollarda tekbaşıma ve özgür olacagım günler gelmişti,bir haftalığınada olsa zaman kavramını unutmak,biryerlere yetişmek zorunda kalmamak,daha önce hiç görmediğim yerleri görmek,kendi insanlarımızın farklı kültürlerini tanımak,hiç yemediğim yemekleri yemek,doğal kalmış ne varsa görmekti amaç,yollarda motosikletimle özgür ve tekbaşıma olmaktı amaç...

    hep hayalini kurmak zorunda kaldığım günleri yaşamak için hazırlıklarım tamam,amacım ilk önce güzelim ülkemin her bölgesini görebilmek,tabiki bu zamanla olucak,başlangıç için çanakkalede dahil olmak üzere ege ve akdeniz.



    ve yollardayım...



    keşanda kahvaltımı yapmak için ilk molamı veriyorum





    ateş yakmak için çalı çırpı ararken,kamp kurmuş keşanın yerlilerini farkettim,etrafımda hıcbırsey göremeyince,ne yalan söyliyim çekinerekde olsa,yanlarına gidip yakıcak odun istedim,hiç beklemediğim bi şekilde''hoşgeldin,a be buyur,gel yemek ye be ya''dıyerek karşıladılar,valla ne yalan söyleyim çok şaşırmıştım,güzel yurdumuzun güzel insanları,kültürü mezhebi ne olursa olsun,siz bir adım atarsanız size iki adım atarak geliyor,bu durum şunu gösteriyorki insanlara kesinlikle önyargıyla yaklaşmamak gereklı.



    sagolsun muharrem abi odunları kırıp verdi,daha sonra yine çok şaşırdığım bi olayla karşılaştım,muharrem abi ve 13,14 yaşlarındaki torunuyla biranda birbirlerine girdiler ve çok fena bi kavgaya tutuştular,ellerinde kap kaşık nevarsa birbirlerine fırlatıyorlardı,bian hiç durmicaklar sandım,beni daha çok şaşırtan ise,kavgadan çok kısa bi süre sonra,sanki kavga eden onlar değilmiş gibi,tabiri caizse can ciğer kuzu sarması gibiydiler,muharrem abiye neden kavga ettiklerini sordum ama vallaha söylediklerinden tek kelime bile anlamadım,bişeyler söylemeye çalıştı ama anlıyamadım,az çok vücut diliyle karşılık vermek zorunda kaldım,yaa,öylemii,vay saygısızz
    muharrem abi ve dünya güzeli küçük torunu





    burda yaşadıklarımla yolların bana daha ne süprizler variceğini merak ederek heyecanla ve keyifle,güzel bi kahvaltıdan sonra yollara devam ediyorum.









    ilk durağım ÇANAKKALE-gelibolu- şehitlik.











    anzak anıtları





    müzeden atamızın ve şehitlerimizin harp zamanında gıydıkleri kıyafetler.





    savaşta kullanılan muhimmatlar


  2. #2
    Enduroist Kadim Üye Serhat Demirci - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Isim
    serhat demirci
    Üyelik tarihi
    19-04-2010
    Bulunduğu yer
    istanbul
    Mesajlar
    668
    Motosiklet
    V-storm DL 650
    Marka
    Suzuki

    Standart

    sehitlerimizin savaşta neler yasadığının kanıtlarıdır





    atamızın savaşa devam kararını verdıgı çadır,çok kısaca anlatım çok zor durumdaki askerlerimizin açlıktan,yorgunluktan ve mühimmatın bitmek üzere olduğu biranda,atamız kurmaylarının dahi yapacak hiçbirşeylerinin kalmadığını söylemesine şiddetle karşı çıkıyor ve çadırından çıkıp emrediyor “Size ben taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimiz başka kuvvetler ve kumandanlar kaim olabilir.” Bu emre uyan 57. alayın hemen hemen tamamı şehit olmuş ve milletinin kalbindeki mümtaz yerini almıştır.Onların kanları Çanakkale Savaşı’nın gidişatını tamamen değiştirmiş, kazanılan zamanda geriden gelen kuvvetler onların yerlerini almış ve boğazın en stratejik noktalarından biri düşmana teslim edilmemiştir. Bu savaşlar aynı zamanda Mustafa Kemal’in ani karar verme, risk alma gibi hem bir devlet adamında olması hem de bir askerde bulunması gereken yeteneklerin kendinde vücut bulduğunun ispatıdır.
    çok şanslıydım,ogün televizyon programı için savaş anını canlandırıyorlardı,izleyenler ve bende dahil çok duygusal anlar yaşadık



    işte mehmetçigimiz bu sperlerde çarpışmışlar



    şimdi cennet gibi görünen bu yerler,zamanında cehennemden farksız idi.











    bu hadis**-i şerif herşeyi anlatmaya yetiyor.



    şehitliklerin hepsini bir günde ziyaret etmek çok zordu,buyüzden gördüklerimle yetinerek yola devam ediyorum,akşam olmak üzere,balıkesire doğru yola koyuluyorum.





    ayvalık sarımsaklıda kamp yerını ayarladıktan sonra,çadırımı hazırladıktan sonra...









    daha önceden araştırıp öğrendiğim tepeye gün batımını seyretmek için çıkıyorum,seytan sofrası dedikleri buyer gerçekten müthişbir manzaraya sahip.










  3. #3
    Enduroist Kadim Üye Serhat Demirci - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Isim
    serhat demirci
    Üyelik tarihi
    19-04-2010
    Bulunduğu yer
    istanbul
    Mesajlar
    668
    Motosiklet
    V-storm DL 650
    Marka
    Suzuki

    Standart



    göyya şeytanın ayağının iziymiş,buraya şeytan sofrası demelerinin nedenide buymuş





    ertesi sabah ayvalığın meşhur tostunu yedikten sonra tekne turuna katılmaya karar verdim,çok güzel koylarda durakladık,denize girerek eylenerek,güzel bı tekne turundan sonra malesef sadece bu fotograf var (hem tost hemde tekne turuna fena kaptırmısım fotoğrafı akıl edemedım)



    o gunun akşamını sarımsaklıda çarşıyı gezerek bitirdim ve ertesi sabah erkenden rotamı bodruma çevirdim







    bodrum kalesinden manzaralar





    ogünü bodrum merkezde biraz dolaştıktan sonra,bitezde denize girip ve akşama doğru türkbükünü görüp bitirdim,bodrum eylence mekanı sevenler adına belki çok cazip biryer gibi gelebilir ama benim için açıkçası sadece yolumun üstü sayılabilecek biryerdi ve uğrayıp görmeden geçmek istemedim,ertesi sabah erkenden istediğim yeri,yani dünya harikası ölü denizi görmek için yeni rotamı fethiye olarak belirledim,yoldan birkaç fotoğraf.













    bisüre devam ettikten sonra,kahvaltımı yapmak için güzel bi yer aradım ve buldum





    veee süpper biii



    bir metre ilerisi uçurum



    güzel bi kahvaltıdan sonra,yola devam ve fethiye




  4. #4
    Enduroist Kadim Üye Serhat Demirci - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Isim
    serhat demirci
    Üyelik tarihi
    19-04-2010
    Bulunduğu yer
    istanbul
    Mesajlar
    668
    Motosiklet
    V-storm DL 650
    Marka
    Suzuki

    Standart

    fotoğraf çektirmek için birisini ararken,alperin bana selam verdiğini farkettim,alper kimmi?
    alper ve onur aslında,hikayeleri uzun ama kısaca anlatim,ünüversiteli ve istanbulda oturan arabalarıyla seyehate çıkmış iki kafadar,o selamı motosikleti olduğu için vermiş,sadece selamla kalmadı,tanıştık muhabbet sohbet derken,onlarla yola devam etmeye karar verdim,önce ölü deniz,sonra saklı kent ve olimposa kadar birlikte devam ettik,devam ettik ettik ama ne devam!
    ölü denize hayran kaldım muhteşem dünya harikası bi deniz,çok üzgünüm ama denizin güzelliğine kapılıp yine fotoğraflamayı unuttum,akşama doğru alper ve onurla önce saklı kente gidiyoruz.



    Türkiye`nin en büyük kanyonu olma özelligini tasiyan Saklikent Dar ve uzunlugu 18 km civarindaymış. Gökyüzünü örtercesine yükselen kayalar arasinda koca bir nehir dogar. saniyeler içersinde kayalar içersinden fiskiran sular Karaçay adi verilen bir nehri dogurur. Bu nehir bir süre sonra Esen çayi ile birleserek Kumluova Çayagzi kumsalindan denize dökülür,kanyonu boydan boya yürümek mümkün değil çalıştık ama nafile,canım çıktı,sonuna ulaşmak çok zordu,vazgeçip geri döndük (yanımda onur ve alper)















    yurdum insanı



    evveett alperle onuru unutulmaz kılan kısma geliyorum,saklı kentten çıkıp yemeklerimizi yedikten sonra yola olimposa doğru devam ediyoruz,hava iyice kararmıştı artık.



    haritaya şöyle kısa ve manalı bakıştan sonra alper !



    alper daha önce olimposa gittiğini söyleyince,hava kararmışken yol bulma sıkıntısın ortadan kalktığını düşünmüştüm ama yolu şaşırıp dağ yoluna girip ve bize yolu kaybettiğini belli etmemeye çalıştığını bayağı geç anladık,korku filmi gibi anlar başlamıştı,ınanılmaz bi karanlık,yılan gibi dönen virajlar,dar yollardan inişli çıkışlı yollardan geçiyoduk,çok yorulmuştum,çok sıkılmıştım yoldan ve bunun üstünede dağ yolunda o karanlıkta parıldayan gözler,allahım birde benzin bitmek üzere,kimseler yok yolda,yol bitmek bilmiyor,ne bir tabela nede bir insan var,hiç bitmicek gibiydi,çok şükür bi araba gördük ve hemen durdurduk,oranın köylüsüydü durdurduğumuz araçtaki kişi.
    diyalog aynen şöyle

    serhat:abi neresi burası?olimposa nasıl gideriz?
    köylü:ne olimposu?siz nereye geldiniz yaav?
    alper:abi nasıl gideriz?çok uzakmı?
    köylü:valla gençler çok yanlış gelmişsiniz,burdan bööyle geldiğiniz gibi geri dönün bakım,ana caddeye çıkın vs.
    serhat onur alper:ne diyooosuuun?

    geldiğimiz yolu birdaha geri dönücektik,alllahhh ama bir sorun var,benzinim bitmek üzere ve daha çok yolumuz var,allahım anlatamam o an aklımdan geçen şeyleri,o karanlık ve bitmek bilmeyen dağ yolunu gecenin 01.30'unda tekrar geçicektim,benzinimin bitmemesi için,ordan kurtulmak için bildiğim bütün duaları okudum,aynı korkuları tekrar yaşıyarakda olsa dualar kabul olmuştu,çok şükür benzin bitmedi ve ana yola çıktık ve hemen yakıt ikmali,benzinlikte nasıl gidiceğimizi öğrenince şok geçiriyoruz,meyer olimpos başlangıç yolumuza çok yakınmış.
    buda bize unutulmaz bi anı olarak kaldı.
    ve olimposa varıyoruz saati tam olarak hatırlamıyorum ama 02,30 03.00 civarlarında çadırlarımızı kurup hemen uyku moduna geçiyorum.
    ertesi sabah güzel bi kahvaltı ve geceyi konuşuyoruz.



    olimpos gerek tarihi gerekse doğal güzelliği ile beni etkilemişti,birkaç saat denize girip olimposun tarihi ve doğal güzelliklerini geziyoruz ama malesef fazla fotoğraf çekemedim.







    ve benim için son durak olan antalya merkeze doğru yola çıkıyorum,onurla alper 2 gün daha olimposta kalıcaklardı yollarımızı orda ayırdık ve yolcu yolunda gerek diyerek yola tekbaşıma devam ettim ve antalyadayım.



    burda ilk önce düden şelalesine gittim,harika biyer,kısa bi bilgilendirme yapmak gerekirse,Varsak'ta bulunan Düden Şelalesi'nin adı çeşitli kaynaklarda İskender Şelalesi ve Yukarı Düden Şelalesi olarak da geçmektedir.Eski Antalya-Burdur asfaltının yirmisekizinci kilometresinde, Kırkgözler otuzuncu kilometresinde Pınarbaşı adında iki büyük karstik kaynak çıkmaktadır. Suyu bol bu iki nehir kısa bir akıştan sonra birleşerek Bıyıklı Düdeni içinde kaybolur.
    Bıyıklı Düdeninde kaybolan su ondört kilometre kadar yerin altında gittikten sonra Varsak çöküntüsünün bir ucundan çıkar, çok kısa bir akıştan sonra çöküntünün öbür ucundan tekrar batar. Varsak'ta kaybolan su iki kilometre kadar yeraltı akışından sonra Düdenbaşı'nda yeryüzüne çıkar.
    Yüzeyden hiç su akmadığı günlerde bile Düdenbaşı Şelalesinin altından saniyede en az on metreküp su yüzeye çıkar. Bu suyun maksimum debisi doksandört metreküp, ortalaması ise saniyede onbeş-onaltı metreküptürtür. Düdenbaşı'nda yukarıdan şelale yaparak akan su,Kepez hidroelektrik santralından gelen sudur.
    Düdenbaşı'ndan sonra Koyunlar regülatöründe, iki ana kanala ayrılan Düden Çayı, dokuz kilometre sonra Antalya'nın doğusunda kırk metre yüksekliğindeki traverten bir eşikten şelale yaparak Akdeniz'e dökülür.










  5. #5
    Enduroist Kadim Üye Serhat Demirci - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Isim
    serhat demirci
    Üyelik tarihi
    19-04-2010
    Bulunduğu yer
    istanbul
    Mesajlar
    668
    Motosiklet
    V-storm DL 650
    Marka
    Suzuki

    Standart

    ve ardından kurşunlu şelalesi
    Kurşunlu Şelalesi'ne su 18 metre yükseklikten dökülüyormuş ve küçük şelaleciklerle 7 adet küçük gölet birbirine bağlanmış,Kurşunlu Şelalesi 2 kilometrelik bir kanyonun içinde kalmakta ve Bu alan 1986 yılında park haline getirilerek ziyarete açılmış.Şelale ve piknik yeri 33 hektarlık bir alanı kaplamaktaymış.Sağlıklı orman dokusu ve zengin bitki topluluğu örneklerinin ilgi çekici su ve kaya formlarıyla bütünleştiği eşsiz bir doğal peyzaj özelliğine ve önemli özelliğini meydana getiren Kurşunlu Şelalesi'ne sahip olması nedeniyle bir bölümü 1991 yılında Tabiat Parkı olarak ayrılmış,genelde filmlerde böyle güzellikleri görürdüm,kendi gözlerimle görmenin keyfini anlatamam.













    ve ilk maceramı,seyehatimi,tutkumu,heyecanımı yaşamanın mutluluğuyla istanbula evime doğru yola çıkıyorum,aslında bu dönüş yeni başlangıçların habercisiydi,dönüş yolundada çokşey yaşadım,farklı yerler gördüm ama belkide tecrübesizlikten olsa gerek fotoğraflamayı düşünemedim,zaten yaşanılan her anı karelere sığdırmak mümkün değil,hani derlerya !!anlatılmaz yaşanır!!işte benim için böyleydi.

  6. #6
    Kurucu Enduroist GürbüzOKATAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Isim
    gürbüz okatan
    Üyelik tarihi
    03-01-2009
    Bulunduğu yer
    istanbul
    Mesajlar
    7,070
    Motosiklet
    R 1200 GS ADeVe
    Marka
    Bmw

    Standart

    Serhat baya keyifli olmuş kareler öyle söylüyor.
    Tekerin her daim yeni ufuklara dönsün abicim..
    o532 2965453
    "Mutluluğu Yanınızda Götürmezseniz
    Gittiğiniz Yerde Boşa Aramayın " G.O

  7. #7
    Enduroist Kadim Üye Serhat Demirci - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Isim
    serhat demirci
    Üyelik tarihi
    19-04-2010
    Bulunduğu yer
    istanbul
    Mesajlar
    668
    Motosiklet
    V-storm DL 650
    Marka
    Suzuki

    Standart

    Alıntı gürbüz Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Serhat baya keyifli olmuş kareler öyle söylüyor.
    Tekerin her daim yeni ufuklara dönsün abicim..
    teşekkür ederım baskanım

  8. #8
    Ordinaryus Enduroist Yusuf YÜCE - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Isim
    Yusuf YÜCE
    Üyelik tarihi
    01-07-2009
    Bulunduğu yer
    Bakırköy / İSTANBUL
    Mesajlar
    3,657
    Motosiklet
    Norge 1200
    Marka
    Guzzi

    Standart

    Motorun yükünden yolculuğun uzun olduğu anlaşılıyor zaten, küçük cc li bir motor için oldukça büyük bir gezi paylaşım için teşekkürler fotoğraflar harika ellerine sağlık.

  9. #9
    Ordinaryus Enduroist
    Isim
    f800 gs
    Üyelik tarihi
    12-05-2009
    Bulunduğu yer
    İstanbul
    Mesajlar
    4,077
    Marka
    Bmw

    Standart

    Abi supersin valla

  10. #10
    Enduroist Kadim Üye Serhat Demirci - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Isim
    serhat demirci
    Üyelik tarihi
    19-04-2010
    Bulunduğu yer
    istanbul
    Mesajlar
    668
    Motosiklet
    V-storm DL 650
    Marka
    Suzuki

    Standart

    Alıntı YYUCE Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Motorun yükünden yolculuğun uzun olduğu anlaşılıyor zaten, küçük cc li bir motor için oldukça büyük bir gezi paylaşım için teşekkürler fotoğraflar harika ellerine sağlık.
    teşekkür ederim yusuf abi,aslında benım için başlangıç motoruydu ama tutamadım kendimi napım.

 

 
Sayfa 1 Toplam 2 Sayfadan 12 SonuncuSonuncu

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •