Mersin Motokamp Gezisi

[Sıtkı GÜVEN]

Çok bunalmıştım. Arkadaşların ısrarına dayanamayıp haftasonu çıktım değneklerimle.

11-12-13 Haziran'da Antakya CBF-TR, Hamok olarak Mer-Mok'un (Mersin Motosiklet Kulübü) düzenlediği motokampa gittik.
Uzun zamandır görmediğimiz dostlarımızı gördük.
Eğlendik.
Güzel etkinlikti kısaca.
Bu organizasyonda görev alan, canla başla çalışan tüm arkadaşlarımızı tebrik eder, teşekkürlerimizi sunarız.

10 motosiklet, 1 otomobil, 14 kişi olarak katıldığımız ve üç gün süren Mer-Mok Motokampı'na ilişkin raporumuza gelecek olursak;

Belirlediğimiz buluşma noktamıza intikalimizle başlayabiliriz.





Bizleri yolcu etmeye Sezer gelmişti.



Ben otomobille gidiyorum ama benim canavar da ekipte. (Hasan kullanacak.)



Atlayıp sırtına ne dağları keşfetmiştik,
Ovalardan akmıştık rüzgar gibi;
Yağmur, çamur demeyip
Delmiştik bulutları kuş misali...

Duygulandım elbette.
Bir aydır dokunamamıştım Siyah İnci'ye. Bu kadar yakınıma gelince biraz hasret gidermek istedim. Çalıştırdım, sesini dinledim... :heart: (Hatta içimden sırtına atlamak bile geçti.)





Arabam da yanımda. (Teşekkürler İbrahim Hocam.)



Diğer arkadaşları bekliyoruz.











Hasan sıkıntı atıyor.







Giyinmiş motosikletçiyi sıcak havada bekletmek işkence. İlk guruba start verip sonra gelecek arkadaşları biz bekliyoruz.



Kısa bekleyişten sonra ikinci gurup olarak yola çıkıyoruz.



Makam otomobiline bir de muhafız gerekir.





Otoyol kenarında beklemece.

[Sıtkı GÜVEN]

Ve hareket.





Benim küheylan da bir başka geliyor yahu...



Gelişinden belliydi...



Bilmez benimki bunları yahu.



Nasılsa molada dururuz.



Ve molada durduk.



İlk icraat.



Bidaa yapmiicakmış.





Hareket.





Muhafızım araç değiştirdi.



Baybo Hoca,



Yücel,



Bülent (Silver)



Hasan-Sibel,



Mehmet-Derya

[Sıtkı GÜVEN]

Adana'dayız. Salim'le daha önce konuştuğumuz gibi buluşuyoruz.





Burada Bülent te (Blk) bize katılıyor.







Salim'le vedalaşıp devam ediyoruz.







Mersin'deyiz. 100 km. yolumuz kaldı. Yakıt takviyesi için duruyoruz.







Yakıt için durduk ama çaya da yok demeyiz yani.

[Sıtkı GÜVEN]

Kapızlı Kamp Alanı'ndayız.





Murat Başkan ve Halil Başkan karşılıyor bizleri.







Hemen çadır alanına geçip yer beğeniyoruz.





Uzun zamandır forumlarda yazıştığımız Mehmet Hoca'mla (Extreme 33) bizzat tanışıyoruz.



Dostlarla hasret gidermek çok güzel.







Arkadaşlar sağolsunlar kırık ayağımı uzatabilmem için şezlong bile ayarlamışlar.





Sohbet muhabbet gırla gidiyor.





Dede'm...



Çadırlar yavaş yavaş şekillenmeye başladı.

[Sıtkı GÜVEN]

Benim otağ da tamam. (Teşekkürler arkadaşlar.)









Yataklarımız da şişti, bizden keyiflisi yok. (Teşekkürler Aykut. Çok yorduk seni.)





Gurubumuzun yeni, sempatik ve romantik çifti.(Capanord kullanıcısı Mehmet ve eşi Derya.)



Yok, aklınıza birşey gelmesin. Benim yatağı test ediyorlar.







Çadırlar halloldu. Şimdi sırada karın doyurmaca var.







Balık-ekmek bekliyoruz.



Sabah kahvaltının üstüne olunca akşam saati balık-ekmek karşısında kim olsa güler.







Aykut'ta hizmet bitmiyor.

[Sıtkı GÜVEN]

320 km. yormuş gibi.(Derya'nın motosikletle ilk uzun yolu.)





Hava sıcak. Serinlemek lazım.



Yok yaw, yorulmamış.







İki de göbek atmalı.







Çadırlarımıza geldik.



Kavunumuz da mis gibi çıktı şansımıza.







Geç oldu. Kampa sessizlik hakim oluyor yavaş yavaş.







Hoca çadır getirmemiş.



Motosikletimi kullan, çadırımda yat...Ne bu Hasan'dan çektiğim yahu...

[Sıtkı GÜVEN]

Ertesi sabaha neşe içinde ve zinde uyanıyoruz.



Sabah saatlerinde kamptan görünüş.





Volkan'ım kardeşim, minikle birlikte sabah ziyaretine geliyorlar. (Allah bağışlasın.)



Recep, aramıza sabah katıldı.



Bir saat önce kalk borusu çalmıştık. Ekip tamamlanıyor yavaş yavaş.





Günaydınlar Murat'ım.



Silifke'ye 20 km. gibi bir mesafedeyiz. Buraya kadar gelip te Silifke'nin Yoğurdu'nu yemeden dönmek istemedik. Ekip olarak yoğurt yeyip kahvaltı yapmaya Silifke'ye yollandık.









Silifke'deyiz.



Yoğurt eşliğinde kahvaltı yapabileceğimiz bir yer buluyoruz.



Motosikletleri parkedip,



Dalıyoruz içeriye.



Mekan Göksu Nehri'nin kıyısında.







Buff ha ? Güzel olmuş. Sevgili muhafızım motosikletçiliği iyice benimsedi.

[Sıtkı GÜVEN]

Mutluluğun resmidir.



Bu da yorgunluğun resmidir.





Geri dönecekken Boğsak'a 5-6 km. mesafemiz olduğu geliyor aklımıza. Bülent Boğsak'taki arkadaşlarına selam vermek istiyor. Hepbirlikte ziyaret için hareketleniyoruz.









Bogsak'tayız.





Bülent'in arkadaşı Kadir Kaptan dalış dersleri için açılmak üzere. Bizi tekneye davet ediyor.



Seve seve kabul ediyoruz tabii.



Boğsak güzel yer.





Teknedeyiz.









Ben köşemi buluyorum.



Deniz çok güzel.

[Sıtkı GÜVEN]

Bülent te bulmuş köşesini.



Yalınız kalmasın diye.



-Hocam, tüm mahlukatı toplayacaksın tekneye. Çek ayaklarını.



Yanmayalım.





İki yetmedi, Bülent'i de çekiyorlar aşağı.



Dalış hazırlıkları başlıyor.





Bülent eski balıkadamlardan.



Sen de mi Hasan ?





İlk dalışın yapılacağı koydayız.









İlk ekip indi.





Bizimkiler de aşağıda. (Mukayyet olun birbirinize.)

[Sıtkı GÜVEN]

Şu güzelliğe, temizliğe hayran olmamak elde değil.



Bu arada tüpsüz dalacak olan (balık için) Yücel de hazırlığını yapıyor. Akşam nevalesini çıkarmaya çalışacak.





Bu ekip balıkadam eğitiminde.





Gezi tekneleri de ziyaret ediyor koyu.



Mehmet.



Keyiflerine diyecek yok bizimkilerin.



Hocam, bir kemer yetmez sana dibe inmen için.







Bizimkilerin oksijeni bitti herhalde. Geldiler.









İbrahim Hoca atlayacak.



Kaçııın, atladı..



Denizden anfora çıkarmak yasak Aksoy'um.