Çıkmam gerek...

Bu düşünce, herzaman olduğu gibi son günlerde gene zihnimi meşgul ediyordu. Daha fazla düşünmedim. Rotamı Kaş'a çevirdim. Hem güzel bir kış gezisi yapacak, hem de Ağabey'imi ziyaret edecektim.

11 Ocak sabahı erken saatlerde yola çıkmak üzere motosikletimin yanına indim. Km. görüntüleme işinden sonra,



Gerekli kontrolleri yaptım ve,



Yola çıktım.
Sabahın erken saatleri. Bizim buralar bu kadar soğuk olabilir mi yahu ! ( 3 c )



Güzel, radarsız ve tenha trafikli bir sürüşle Ceyhan Mıstık Usta'da ilk molamı verdim.



Bol acılı mercimek çorba. Mis...



Üstüne de iki demli çay...Gidebiliriz.



270 km. otoyol bitmek üzere. Gün ağarıyor. Bu an kaçmaz. Bir-iki poz alıyorum.









Şimdi yolculuğun keyifli kısmı başlıyor. Otoyoldan çıktım ve ilk yakıtımı almak üzere gördüğüm ilk istasyona yaklaştım.



Motosiklet üzerinde kendimi ancak böyle görüntüleyebildim.



Erdemli...



Deniz göründüüü...



Artık yolculuğumun büyük bölümü deniz manzaralı devam edecek.



Derken Silifke.



Deniz, bu mevsimde çok gözalıcı bir renge sahip.



Burası...Evet, geçen yıl sevgili Bülent-Melek'le iki gün kaldığımız Boğsak.



Bekleyin virajlar, geliyorum.



Enfes bir yol.
Her geçişimde aynı duyguları yaşıyorum.