Misafirli günler...

[Sıtkı GÜVEN]

Pazartesi akşamı herzamanki gibi toplantıya gidecekken Öğretmenevi'nde görevli grup arkadaşlarımız motosikletli arkadaşların geldiğini söylediler. Toplantımıza davet etmişler.
Giderken uğradım Öğretmenevi'ne Oğuz Ağabey Bandırma'dan yola çıkmış. FJR 1300 kullanıyor. Daha önce tanışmıyorduk.
Tamam da, Şener ve Özlem'den haberim yoktu. Tam bir şok yaşattılar bana.







Ertesi gün Şener ve Özlem Antakya'nın ilçelerinden Samandağ ve Yayladağı'nı dolaşmak istediler. Şener'in fotograf makinasında bu gezinin detayları bulunuyordur eminim. Yakında izleriz.

Geç saatte beklediğimiz arkadaşlarımız gelecek.

Gece saat 00.00
Hakkı Ağabey, Bilal Kılınç, Abdullah Hoca, Çınar Hanım ve Okan'ı karşılamak üzere Aksoy'un atölyesi önünde,yanımda Bülent (Silver),Cemil, Erhan ve Mete ile birlikte konuşlandık.



Bol sohbetli, gırgır ve şamatanın olduğu bir bekleyişti. Gecenin o saatinde el ayak çekilmiş. Tatlı bir serinlik var.



Erhan uzaklara bakıyor. Gelişlerini görelim istiyoruz.







Uzaktan ışıklar göründü.



(Hay allah, flu çıkmış.)



Transalp'i ile Çınar,



K 1600 GTL ile Bilal,



K 1200 ile Okan,





F 650 ile Abdullah Hoca,





Ve 1200 GSA ile Hakkı Ağabey...





Hayırlı olsun Hakkı Ağabey. Güle güle kullan. (Seneye Antakya'ya gelecek motosikletlerden biri belli oldu.)

[Sıtkı GÜVEN]

Bilal'cim, çok şık bir motosiklet. Keyifle kullanmanı dilerim.







Erhan'ım, senin motosiklet te hayırlı olsun.



K 1600 elimize geçmişken en azından oturuş pozisyonunu test edelim, di mi ama..!



Gerçekten güzel. Çok ta rahat.











Sohbete iyi daldık. Misafirlerimiz yorgunluklarını unuttular.





Bu arada raporlar ihmal edilmiyor.





E hadi otele doğru gidelim yavaş yavaş.



Harbiye Çağlayan Otel'deyiz.





Önce motosikletler özenle parkediliyor.





Sonra bir yorgunluk çayı diyoruz.

[Sıtkı GÜVEN]

Sohbet gene koyulaştı.





















Sohbet koyulaştıkça çayın arkası geliyor.



Akabinde açlığı bastırma operasyonu.



Gecenin 02.30'unda muhabbete diyecek yok.





Saati 03.00'e geliyor. Biz gidelim artık.



Ertesi gün kan bağış kampanyasına destek etkinliğimiz var. Küçük programlamalar yaptıktan sonra,





Evin yolunu tutuyoruz.



Devam edecek...

[BY]

ahanda hakki abi??
yaw iki dakka once arkamdaydi... ne zaman gitti oraya???

[Sıtkı GÜVEN]

Sabah saatleri. Hakkı Ağabey'ler öğleye doğru gelecekler. Biz de Şener'le birlikte servise gidip Deauville'in bakımını yaptıracağız.







Servisteyiz.



Motosiklet emin ellerde.



Biz çayımızı içelim.





Son günlerin yükselen trendi. Mehmet Usta'yı R-27'nin başında ziyaret ediyoruz.







Orijinal far gelmiş.



Ve Girne Motor'un meşhur kahvaltı muhabbeti. (Denk geldik.)





Servis bitti. Kan bağışı kampanyamız için gitmemiz gerekiyor.



Kampanyamıza destek vermek üzere misafirlerimizle belirttiğimiz yerde buluştuk.



Kan bağışı raporu..: http://www.enduroist.com/forum/showthread.php?t=4944

Sonrası misafirlerimizle birlikte Honda Bayii Girne Motor ziyareti.









Hocam LT'yi beğendi.

[Sıtkı GÜVEN]

Mehmet Usta'yı bugün ikinci kez ziyaret ediyoruz.



R-27 ile hatıra fotograflarına geldi sıra.











Burada biraz bekleyeceğiz.



Abdullah Hoca'nın motosikleti bakımda.









İlgilenmesen şaşardım Okan'ım.(Herşeyin hızlısını sever.)







Grubumuzun yeni üyelerinden Doktor Alparslan ve eşi ile ayaküstü sohbetimiz oluyor.



Toparlanıyoruz.



Acıktık mı ne ? Haydi o zaman mekana gidelim.







Bahçeye çöküyoruz hemen.

[Sıtkı GÜVEN]

Enfes dürümlerimiz geldi. Soluk almadan indiriyoruz mideye.



Bahadır'ım doktorum yetişti yemeğe.







Aramızda iki Rospa yıldızlı, iki de Rospa yıldızına aday sürücü var. Dolayısıyla Roadcraft kaçınılmaz oluyor.
İyi sürüşler.



Bu sürüşte ben yokum. Fotograf çeken arkadaşlardan destek gelecektir.



Akşama cümbüş var. Harbiye'deyiz.Yeni motosikletlerin yemeği ve tatlısını yiycez.





Malzeme teminini yapan İbrahim Hoca'ya teşekkürler.







Yetiştirmek için başlamak lazım.



Ellerinize sağlık beyler.





İşte misafirlerimiz de geldi.



Güzel bir selamlaşma ve kaynaşma faslından sonra,

[Sıtkı GÜVEN]

İşimize kaldığı yerden devam ediyoruz.



Öfff...Ne et alırsın sen İbocan. İnsanın çiğ yiyesi geliyor.





Etrafa kokular yayılmaya başladı.



Gırgır şamata devam ediyor.











Hamfendilere kıyamıyoruz. Her iş erkeklerin elinden geçiyor.(Grubun piknik türü aktivitelerini bundan dolayı çok sever bizim hanımlar.)



Hadiin beyler, acıktık.





Salata uzmanı Semir.





Enfes bir zerzavat. Etten gönüllü duruyor.



Recep'in bu işlerde uzman olduğunu bilmiyorduk. Bu sayede bir cevher, yemek uzmanı daha keşfetmiş olduk.



Sezer ve Cemil herzamanki gibi harikalar yaratıyor.



Görüntü mükemmel. Kırmızı et yasakmış. E hadi gel de yeme...

[Sıtkı GÜVEN]

Yavaş yavaş masaya yaklaşalım. Mangaldakiler tamam gibi.













Herşeyi ellerimizle yaptık. Böylesi daha keyifli oluyor.











Erhan'ım, ellerine sağlık.



Ve Anatolia Başkanı Sevgili Bilal'in, festivale gelemeyenler için getirdikleri. Yemekte dağıtıyoruz.



Çalışan ekip nihayet masada.



Hoca hakkediyor. Afiyet İbocan.

[Sıtkı GÜVEN]

Bu görüntü sıranın bana geldiğinin resmidir.



Bahadır av peşinde.



Gözlerine kurban kedicik.



Ve bahçeden doğal yenidünya.



Ben işime devam edeyim.

















Bugünkü Roadcraft'tan görüntüler.











Paparazziler halt etmiş yanında doktorum cıvanım.



Yayladağı lokumu. Meşhurdur. İbocan gelirken getirmiş.