yazılanları okuyunca son 5 yıla 5 motosiklet sığdırmış biri olarak birşeyler söyleyeyim istedim.
belki klasik olacak ama 36 yaşındayken(2005) zırt diye motosiklete ilgi duyup haftalarca internette gezip reşat arbaş ın öğretilerini okuyup, a2 ehliyetini alıp hiçbirşey bilmeden sıfır en 500 aldım. ölmeden 10.000 km kullanıp tonla para harcayıp 3 kuruşa satıp gs 650 aldım. çünkü cruiser bana göre değilmişi anca anlamıştım. deli gibi mutlu bir şekilde onunla da flörtümü tamamladım. sıkıntılar başlamış ve virusu kapmıştım. bunda eksik birşeyler vardı. düşük hızlarda çok keyifli fakat uzun yolda çok rüzgar yiyip, titreşiyordum. yollar bitmiyordu. olmadı. eksik kalan yönleri fazer in tamamlayacağına inancım tamdı ve abs li bir fazer bulup yine 3 kuruşa 650 i elden çıkardım. her ne hikmetse bu anlayamadığım eksikliği bakım, aksesuar ve lastikle tamamlayacakmışım gibi her aldığım motora dünya kadar para harcayıp satıyordum.
neyse fazer de geldi. fakat ıhh. yine birşeyler eksik. yok kıçım ısınıyor, yok yüksek hızda stabil değil. yok ak yok ...ok. kıvranmalar yine başladı. virusun bir kuluçka süresi varya işte o süre sonunda başlıyorum lastik alıp, sağıyla soluyla oynamaya. olmadı alışamadım derken rüyalarıma varadero girmeye başladı ve yine 3 kuruşa satıp varadero aldım.
bu ana kadar yaptığım işlerden anladığım ben enduro-turing tarzı motorları seviyor muşum. fakat boy 1.75 olunca başladım tırmalamaya. giderken birşey yok fakat durunca kalçayı seleden sola doğru indirip yere basabiliyorum. şehir içi zaten kullanmıyorum idare ederim deyip hele şuna bir çanta taktıralım Allah kerim deyip başladım yine para harcamaya. bir taraftanda korkuyorum. böyle para harcamaya başlarsam biliyorum ki elden gidecek. bu sefer ben değil hanım hiç beklenmedik bir atakla; madem bu zıkkımdan vazgeçmeyeceksin bari kendine uygun bir motor al deyip-ki kendi ne biner ne de binmeme iyi bakar- aklımı çeldi. sürerken beni arkadan görmüş ve çok komik olduğumu, durduğumda sola kayıp garip şekilde tünediğimi, bu boyla ve bu kiloyla(100) bu motorun bana çok büyük olduğunu vs söyleyip- ben sana internetten bir motor bulayım dedi ve pan-europan ile rt 'yi seçti.
Kurban olduğum Allah, hanımla internette bana motor aramayıda nasip etti ve rt de karar kıldık. nihayetinde nisanda rt geldi.
ez cümle 5 yıla 5 motor sığdırmış olduuuk.
neden bunları anlattım. yukarıda bir arkadaşta bahsetmiş. her motorun bir eksik yönü vardır diye. belki de kendi içimizdeki eksiklikler motorda dışarı vuruyor ve başlıyoruz kapatmak için kıvranmaya.
ben daha pimpirikli olduğum için daha da cozuttum herhalde. artık hanım alıştı. 1150 rt yi alalı 6 ay oldu ve geçen hafta arka demirini yaptırdım ve bu hafta satalım deyince çok tepki göstermedi. hatta istanbuldan 1150 gs le takas vardı kabul etmedi. bari alacaksan 1200 gs (pek bilmesede 1200 rakamsal olarak 1150 den daha iyidir diye düşündü herhalde) al dedi. açıkçası bende biraz korktum. niye tepki vermiyor diye
çok uzattım herhalde. diyeceğim şudur ki; endurolar ülkemiz şartlarında en iyi motorlardır. kendimce bunca motor kullanmış bir adam olarak, yediğim bunca kazıktan sonra anladığım motor benim için endurodur. her ne kadar yaş kemale yaklaşıp, motor sürebileceğim yılları, motor değiştirmekle heba etmişte olsam bu gerçeği anlamış bulunuyorum.
en başta yollarımız çok kötü. otobanlar dahi kötü. ha rt ile çok mu sıkıntı yaşadın derseniz yaşamadım. en kısa sürede en uzun yolu onunla yaptım. adana ya yakın tüm illere ilçelere gittim diyebilirim.
fakat bir süre sonra ara yollara girmek istiyorsunuz. her yerde duble yol çalışması var ve stabilize yollar motor geçsede sizi tedirgin ediyor. yada ben tedirgin oluyorum.
gerçi benim rt ile tedirgin geçtiğim yollardan millet ss lerle vızır vızır gidiyor. ben temkinliyim arkadaş. diyorum kendime. takıntılarım var. burada yatırsam motoru. çizilse sağı solu. yapılana kadar uyku tutmaz doğururum. fakat enduro olsa?? yatarsa yatsın. kaldırır devam ederim.
ez cümle enduro iyidiiir. 650 gs mükemmeldir. transalp müthiştir. dl 650 tadından yenmez. vara büyüler adamı. GS ler zevkten gözlerini pörtletir. daha ne diyim?