Bilgiler için teşekkürler. Yol sanatı kitabında da yazdığı şekilde özetlemişsiniz. Bunlar çok önemli olduğu gibi, daha da önemlisi bu türde frenlemeler yapmaya gerek olacak pozisyonları daha öncesinde değerlendirerek hızı minimum frenlemeye ihtiyaç duyacak seviyede gaz kontrolü ile ayarlamaktır. Yazdığımdan şu anlam çıkmasın. İzmit ten çıkıp hiç hız kesmeden sağdan soldan makas atarak, emniyet şeridine girerek sürekli 150-160 ile gelmedik. 90 ile düşmekle 150 ile düşmek arasında mutlaka fark vardır. Ancak herkesin tecrübesi dahilinde belli limitleri ve güvenlik algısı buna bağlı olarak ta bir risk eşiği vardır. Herkese güvenli sürüşler dilerim.Ali KORKMAZ Nickli Üyeden Alıntı
Benim de aklıma gelmedi değil. Her ne kadar motosikletler ağır ve de güçlü olsalar da olası düşmelerde 150-160 km'lerin telafisi olur mu bilemem ama 70-80 Km'lerin belki. Yağmurlu havada tutuşun azaldığını, tepki mesafenizin ve fren mesafelerinizin hıza bağlı olarak katlandığını ve durma mesafesinin de yaklaşık 4 katına çıktığının farkında olduğunuzu düşünüyorum. Şöyle minik bir örnek vereyim. Tepki mesafesinin hesabı hız ile 0,3 çarpılarak bulunuyor. 50 km hız ile giden birisi 15 metre sonra tepki vererek elini frenlere atıp maneti sıkmaya başlıyor. Sizin süratinize göre bu mesafe 48 metre, bunun yanında fren mesafesi 90 km sürat üzeri katlanarak artıyor. Dolayısıyla siz o süratlerde en iyi 200 metre civarı (hesap etmedim ama tahminen) durabilirsiniz.
Belki işe yarar 2 resim koydum. Kitapları karıştırırken buldum.
Ben de yağmurda sürmeyi çok seviyorum o yüzden çok risklerini bilmem gerekiyor.
"DÖNEN TEKER ZAFERİ MÜJDELER"
Alıntı ile Cevapla