Netteki gazetelerden bir alıntı :

Bariyere bindirmede kim hatalı; sürücüler mi, kurumlar mı?

BUGÜNKÜ gazetenizin (16.1.2007) 3. sayfasında yer alan "Bariyerlere 120 Km. ile girdi, 2 ölü, 1 yaralı" haberiniz, Türkiye'de trafik kazalarında sık sık karşılaştığımız bir haber. Bir çok kimse bu tip ölümcül kazaları sürücü hatası olarak görür ve hayatını kaybedenler için üzülmek dışında kazaları önleyici hiçbir tedbir alınmaz.

Gerçekte suçlu sürücü mü, yoksa otoyol kenarlarına bariyerleri hatalı yerleştirenler mi?

Birkaç yıl önce iki aile farklı araçlarla, Almanya'da bir otoyoldan çıkış yaparken, arkadaki arkadaşımın aracı çıkış bariyerlerine 80-90 km. hızla çarptı. Bariyer; yol seviyesinden başlayarak hafif bir eğimle yükseldiğinden ve bariyerin başlangıcı lastik malzeme ile kaplı olduğundan, bariyere çarpan araç kayarak bariyer üzerine çıktı ve asılı kaldı.

Neticede ne araçta ne de araç içindeki kişilerde hiçbir hasar/yaralanma meydana gelmedi. Kısa süre içerisinde çekici tarafından bariyerlerin üzerinden indirildi ve kaza heyecanını attıktan sonra hiçbir şey olmamış gibi yola devam ettik. Eğer bu bariyer ülkemizdeki gibi hatalı yerleştirilmiş olsaydı, sanırım bu arkadaşımız ve ailesi bugün aramızda olmayabilirdi. Gelişmiş ülkelerde otoyol bariyerleri ve ses önleme duvarları belirli bir standartta yapılır ve başlama/bitim noktalarına çarpma halinde hasarı

azaltıcı fiziki tedbirler (uyarı levhaları/lastik usturmaçalar/yastıklar vb.) uygulanır. Bizde maalesef bu tip tedbirler pek yaygın değildir.

Türkiye'de oto yolların inşası, bariyerlerin yerleştirilmesinden sorumlu tüm resmi ve özel kurum, kuruluş ve oto yol müteahhitlerine soruyorum, bu tür kazalarda suçlu kim? Araç sürücüleri mi, yoksa hatalı bariyer düzenlemesi yapan kişi ve kurumlar mı? Her yaptığımız işte insan hayatına önem vermeyi birinci ve temel öğe olarak esas almayı ne zaman öğreneceğiz.

Tamer ŞAHİN