Hz Mevlana dan inciler

[ÇATALCALI]

Okumaktan zarar gelmez, oku, ama Lanet okuma!

Emek ver, kulak ver, ama hiç bir zaman Boş verme!

Rakibini geç, sınıfını geç, ama hiç bir zaman Gülüp geçme!

Günlerini say, servetini say, büyüklerini say ama, hiç bir zaman Yerinde sayma!

Yaklaş, konuş, tanış, ama Uzaklaşma!

Hedefe koş, serhada koş, yardıma koş, ama Ortak koşma!

Paranı ver, gönlünü ver, canını ver, ama Sırrını verme!

Elini aç, gözünü aç, kalbini aç, ama Ağzını açma!

Zulmü devir, nefsi devir, ama Can devirme!

Ev al, araba al, akıl al, ama Beddua alma!

Eşini sev, işini beğen, aşını beğen, ama Kendini beğenme!

Davet et, hayret et, affet, tövbe et, ama İhanet etme!

Satıcı ol, alıcı ol, kalıcı ol, bulucu ol, ama Bölücü olma!

Ne yap, ne yapma, itil, atıl, ama Satılma!

Seslen, uslan, ama Yaslanma!

Doğrul, devril, ama Eğilme!
MEVLANA

[Hayati BEDER]

Yorumsuz......

[Yusuf YÜCE]

Yorumsuz......

Galiba sana söylemiş Mevlana
" Elini aç, gözünü aç, kalbini aç, ama Ağzını açma! "

[Hayati BEDER]

Galiba sana söylemiş Mevlana
" Elini aç, gözünü aç, kalbini aç, ama Ağzını açma! "

Fazla konuşmayı sevmem.....

[Davut Yüksel]

Eline sağlık abi, hatırlattığın için

[özer hanlı]

Ne mutlu bunları uygulayana teşekkürler aga

[hüseyin kuş]

fazla söze gerek yo

[sarialtun]

Merhabalar dostlar, uzunca bir süre zamansizliktan ve inlog-problemleri yüzünden girememistim.

Yukaridaki sözler hos seyler olsa da Mevlana'nin oldugu konusunda ciddi süphelerim var! Tabii paylasim yapan sevgili enduroist üyesi arkadasimi tenzih ederim. O da kaynaga güvenerek bir paylasim yapti muhakkak ki.

Yalniz en çok takildigim misra su:
"Ev al, araba al, akıl al, ama Beddua alma!"

Mevlana tam bir "yokluk" insaniydi ve bütün eserlerinde ve deyislerinde her zaman "yoklugu" övmüs ve yüceltmistir!!! Yokluk ona göre varliktan kat be kat daha yüksektir. Hatta mana alemi bile yoklukla yücelmistir! Bu misra çok tezat içinde o yüzden. Aynen "servetini say" misrasi da öyle! Örnek olarak Mesnevi'den su misralari verebilirim:

"Beyit 2475. Sen define sandığın şey yüzünden, o vehminden defineyi kaybediyorsun.
Sen vehmi de, tedbirleri, düşünceleri de mamure bil, mamur yerlerde define olmaz.
Mamur yerlerde varlık, didişmek olur. Yok olan, varlıklardan utanır, arlanır.
Varlık, yokluktan feryad etmemiştir. Yokluk, o varlığı, kendisinden uzaklaştırmış, gidermiştir. “Ben yokluktan kaçıyorum” deme. Hakikatte o, senden yirmi kere daha fazla kaçmakta!
2480. Görünüşte seni kendisine çağırmaktadır ama içinden seni reddetme sopasıyla sürmektedir."

Baska bir tezat yine "egilme" sözünde! Çünkü Mesnevi beyit 3325'te söyle der:
"Kasırga, birçok ağaçları kökünden sökerse de alçacık bir ota ihsanda bulunur. O sert rüzgâr, otun zayıflığına acır. Gönül, artık sen de kuvvetten dem vurma.
Balta; ağaçların, dalların çokluğundan, sıklığından hiç korkar mı? Hepsini paramparça eder, kesip biçer. Fakat bir ota saldırmaz."

Bu güzel basliga bir parça katkim olabilmesi umuduyla..
Selamlar