Bazı insan takıntılıdır,aşırı sağlamcıdır,hiç başına gelmeyecek arızalardan bile çekinir.Bu tarz insanlar için kuşkusuz R 80 GS-R 100 GS Türevi makineler her zaman ilk tercih sebebidir.Bende bu tarz insanlardanım bu arada.
Bazılarımız ise Bu kadar takıntılı olmaz.Sensörleri ,enjeksiyonu hiç düşünmez ve bakar keyfine.Risk varmıdır,tabiki vardır.Çekiciye yüklenen ve arızasını servisin resetleyebildiği veya giderdiği ,kullanıcının yorum dahi yapamadığı sadece yol yardımından faydalanıp ,otel konaklama hizmetine sevinebildiği son model Makineler yok mu?Tabi ki var.
Bu sensör tartışmasınıda BMW bela etti aslında başımıza.En az BMW kadar son teknolojiyi ve karmaşık yapıyı barındıran Japonlar pek tartışılmıyor.
Hep dediğim gibi BMW..Sevenide çok sevmeyeni de,ama bu kadar fazla övülen ve yerilen ,her kafadan başka bir ses çıktığı bir marka daha okumuyorum forumlarda.
Okuduğum uzun yol(Bir kaç ülkeden geçilen) yazılarında,BMW 1200 GS ler ile dağ tepe ,çöl,ova geçip sorunsuzca geri dönenide gördüm,Hafta sonu köfte yemek için çıkılan topu topu 50 km.'lik yoldan çekici ile dönen 1200 GS sahibinide gördüm.

Siyah,beyaz gibi ortası yok.Bence ,bana göre ,kendim pireyi deve yapan biri olarak,Karbüratörlü,sensörsüz bir hayat daha stretsiz