Ersan abi atış serbest demiş atalım bakalım ya tutarsa
2 aydır yerinden kıpırdamayan aygırın önce brandası bir açılır. Gözle bir kontrol yapılır.
Yağ nasıl? Soğutma suyu nasıl? Benzini nasıl jöle olmuşmu (tamam bunu abarttım buna bakmadım aslında). Ön fren hidroliği kolayda olduğu için göz ucu ile ona da bir baktım. Hah her haltı yerinde acaba marşa basınca alacak mı?..... İlk marş kıv kıv kıv ateşlemedi. Hımmm biraz beklemek lazım ama durum normal souçta karbüratördeki yakıt uçmuştur (normalde sezonda hiç ikiletmez maşallahı vardır). 2. deneme kıv kıv vın pıh puh tüh gene almadı ama olsun bu sefer öksürdü ateşleme yerinde. Son deneme ve vınnn tamam ses güzel rolanti güzel bende tatlı bir huzur.
Ardından motosiklet rolantide biraz ısınırken etrafında şöyle bir tur attım zincire lastiği motor bölgesine bakındım. Özel bir şey değil ters bir şey var mı diye baktım. Tek gördüğüm nedense ön disk iyice pasa vermiş kendisini. Ben trafiğe kapalı alanda çok kısa ısıtıp bırakacağım. Sinyal ve farları durduğu yerde kontrol ettim. Sonra bindim az bir hareke edip hafifçe ön frene bastım zaten tutmasını beklemiyorum amacım paslar bir dökülsün ama nazikçe diskte derin çizik açmak değil derdim kaba pas tortusunu dökmek. Freni bırak bir daha nazikçe bir daha hah bu yeter sanırım. İndim baktım disk güzel temiz. Sonra şöyle kapalı alanda hafifçe sürüş denemesi, bakalım ben reflekslerimi unutmuş muyum... Maalesef evet ilk denemelerde vucut bir garipsiyor ama bisiklete binmek gibiymiş hemen anımsıyor kaslar.
Sonra mı. Geri yerine koydum paketledim sardım sarmaladım. Artık 2 ay sonra yine görüşürüz
Alıntı ile Cevapla